Nesibe Aldemir

Bize yakışan

Nesibe Aldemir

Asırlardır nice medeniyetlere beşik olmuştur Anadolu. Dini, dili, ırkı ve mezhebi ne olursa olsun bu topraklarda barış içinde yaşamayı başaran bir ülkeyiz. Her ne kadar bizi karıştırıp bu karışıklıktan nemalanmak isteyenler hâlihazırda beklese de bu değişmeyen bir gerçektir. 

Son günlerde ülkemize sığınan Suriyelilerin karıştığı idea edilen olaylar hasebiyle ortalığı karıştırıp kaos çıkarmaya çalışanların iyi niyetli olduğunu düşünmüyorum.

Bayrağımıza uzanan her el kirlidir ve lanetlidir. Bu tartışılmaz bir gerçektir. Rengini şehitlerinin kanından alan o asil bayrağımızı son damla kanımızla ve canımızla korumaya devam edeceğiz. Arif Nihat Asya’nın dizilerinde dediği gibi;

“Ey şimdi süzgün, rüzgârlarda dalgalı;
Barışın güvercini, savaşın kartalı
Yüksek yerlerde açan çiçeğim.
Senin altında doğdum.
Senin altında öleceğim.”

Senin ay yıldızına dokunan her el bizim düşmanımızdır. Vatanını seven, bu topraklar için canını feda etmeye hazır bekleyen her birimiz bu konuda hemfikiriz. 

Ama ve lakin etrafımızda iç karışıklık çıkarmak isteyen bozguncular var. Dikkatli olmak gerek. Balıklama dalınan her deniz insanın boğulmasına sebep olur. 

Bu ülke nice karışıklıkların nice kırılmalara şahit oldu. Sağcı, solcu, sosyalist, milliyetçi, Türk, Kürt, Alevi Sünni nice parçalara ayırdılar bizi. Ve yine bizi bize kırdırdılar. Şimdi yine bu topraklardaki huzuru bozmak isteyen bozguncular iş başında. Bu defa da ülkemizde yaşayan Suriyelilerle bizim aramızı açıp iç karışıklık çıksın istiyorlar.

Göçmen politikasında yapılan büyük hatalar bugün yaşanan olumsuzlukların temel sebebi görülüyor. Bu öngörünün haklı tarafları var. Muhacirlerin asimile olan hayatları, kültür farkından doğan çatışmalar ve en nihayetinde onlarda da bizde de olan suça meyilli kesim. Tüm gerçekleri göz önünde bulundurursak düzensiz bir evin içinde kaybolan eşyalarımızı aramanın zorluğu misali neyi nereye koyduğumuzu bulamıyoruz. Düzensiz yapılan göçlerin etkisiyle gün geçtikçe artan dertlerimize yetkili mercilerin acilen çözüm bulması gerekiyor. Bunlar ayrıca tartışılması gereken konular arasında.

Esas meselemiz kimsenin bizi kaosa sürüklemesine izin vermemiz. Bozkırlardan geniş gönlümüzde ülkemize gelen muhacirlerle en güzel şekilde geçindik geçinmeye de devam edeceğiz. Cümle cihanı dolaşan Türk milleti çok iyi bilir ki Rabbimin arşı geniştir. 

Medeniyetimizin kadim izlerine bakınca nice farklı inanışlara nice farklı milletlere yurt olmuşuz. Bunları yok sayıp “Ülkemde mülteci istemiyorum” demek de bir tercih elbette. Fakat etrafımızda dönen oyunları iyi hesap edin kardeşlerim. 

Bireysel işlenen suçların cezasını bireysel verelim, bayrağımıza el uzatan provokatörlerin elini birlikte kıralım. Ama oyuna gelmeyelim ama tuzağa düşmeyelim. Bu ülke insanı asildir ve azizdir. Bize düşen ayrıştırmak değil kendimize yakışır hal üzere yaşamaktır vesselam. 

Yorumlar 1
Yeşim Bakır 03 Temmuz 2024 23:38

Çok doğru ve güzel tesbit. Kardeşimizin yüreğine ve kalemine sağlık. Birilerinin oyununa gelmeyelim.

Yazarın Diğer Yazıları