Ali Yiğit

Hak sahibi olmayabiliriz insanız ve mağduruz

Ali Yiğit

Bir kaç gün önce yerel basına yansıyan bir mağduriyet haberi vardı.
Gerçi deprem sonrası yaşanan mağduriyetlerin sayısını unuttuk.
Yüzde 95 engelli çocuğu olan kiracı bir aile.
Kirada oturduğu evden ev sahibi tarafından çıkartılınca yeniden kiralık bir ev buluyor.
Evin durumunu soruyor ev sahibi ve emlakçı ev sağlam diyor.
Dışarıdan bakıldığında göz ile görülen bir hasar durumu göze çarpmıyor.
Eve taşınıyor..
Aradan 1-2 ay gibi bir zaman geçiyor.
Bir sabah bakıyor eve yıkım kodu verilmiş bir kaç güne ev yıkılacak evi boşaltın diyorlar.
Elbette öncelikle ev sahibi ve emlakçıyı arıyor. Hani bu ev sağlamdı nasıl oluyor da yıkım kararı veriliyor diye yakınsa da cevap hazır böyle olacağını bilemedik.
Hadi demeyle 1-2 günde ev bulmak nerede..
Engelli çocuğunun raporunu alarak AFAD'a müracaat ediyor.
Orada da cevap hazır adınıza ağır hasarlı ev olmadığı için ''Konteynır'' veremeyiz ve sizi ''Konteynır'' kente yerleştiremeyiz.
Çalmadık kapı bırakmıyor ama sonuç nafile..
Son olarak çareyi basından yardım isteyerek mağduriyetini duyurmaya çalışıyor.
Haberden sonra mağduriyeti giderildi mi bilemiyorum.
Ailenin şu sözü sözün bittiği yer..
Evet, ''Hak sahibi değiliz insanız ve mağduruz''
Neticede %95 engellisi olan ve bu kış günü dışarıda kalmak zorunda olan bir aile. 
''Hz Ömer'in ''Kenar-ı Dicle'de kurt kapsa hesabı sorulur Ömer'den'' ilkesini şiar edindik diyenler acaba neredeler.
Böyle bir mağduriyet karşısında neden çözüm bulunmaz ve ailenin sesi duyulmaz.
Koskoca büyükşehir olan bir şehirden bahsediyoruz.
Valisi,  milletvekili, belediye başkanı, kaymakamı herkes bu mağduriyetten sorumludur.
Mesela: Neden bu aile basına kadar mağduriyetini götürmek zorunda bırakılıyor.
TBMM'de milletin sesi olmak ve sorunları çözmek için milletten yetki alan ve milletin vekili olan sayın vekillerimiz.
Bu konu size intikal etti ve bir şey yapılmadı ise vebaldesiniz.
Makamlar gelip geçicidir vebali ise kalıcıdır.
Sayın AFAD yetkilileri deprem bölgesindeki insanlara birçok mağduriyetler yaşattınız.
Hak sahipliğinden tutun kira yardımı ve konteynıra yerleştirme konusuna kadar birçok kalemde mağduriyetler yaşandı yaşanmaya devam ediyor.
Bu aileyi öncelikle dinleyen yetkili kişi durumu ve mağduriyeti en üst makama ileterek durumun aciliyetini ve istisnai durum olduğunu belirtmesi gerekirdi.
Ancak ailenin anlattığına göre nereye gitse kapılar yüzüne kapatılmış.
Karşısına Hak sahibi olmadığınızdan dolayı bir şey yapamayız.
Bir taraftan sadece hafta sonları konteynır kente kendisine tahsis edilen konteynırda kalanların olduğu iddia ediliyor diğer taraftan ev bulamadığı için %95 engelli çocuğu olan aile bu kış günü dışarıda kalmak zorunda bırakılıyor.
Kenar-ı Dicle'de bir kuzuyu değil yüzlerce kuzuyu kurt kapmış vesselam..

Yazarın Diğer Yazıları