Zeki Taşkıran

Hükümetin Başı Devlet Olmuş, Ne Adaleti...!

Zeki Taşkıran

15 Temmuz darbesi sonrasında yaşananlar ve 2017 yılının sonlarına doğru gelinen süreçle ilgili milliyetçi kesimce çok tepki gösterilen bir yazı kaleme almıştım. Özet olarak “… Erdoğan, bu milleti önce FETÖ’nün kucağına düşürdü, şimdi de Ülkücülerin kucağına atıyor.” diye yazmıştım. İki grubun da oy hacmi % 10’un altında olduğu halde Adalet ve Emniyet gibi hayati ve stratejik birimleri bu gruplara teslim ederek bu millete en büyük zararı verecek diye yazmıştım.

Maalesef son dönemlerde yaşananlar, çıkarılan kanunlar, verilen Yargı kararları gösterdi ki az bile söylemişim. Mafya olduğunu sağır sultanın bile duyduğu Alaattin Çakıcı için Af çıkarılmasından tutun, kadrolaşmak için ibadet kesimi olarak bilinen ve hasbel kader FETÖ’cü birine selam veren garibanların ihraçlarına kadar milliyetçilerin devlet idaresinin kritik birimlerine yerleştikleri açıkça ortaya çıkmıştır. En son ki vukuatları zaten artık yapılacak bir şey kalmadığını göstermiştir. Gelecek Partisi Genel Başkan yardımcısı Selçuk Özdağ ile bir gazeteci ağır şekilde darpedilmiş ve yapılan soruşturmada kendiliğinden 2 kişi emniyete teslim ettirilmiş. Teslim olan 2 kişinin ülkücü oldukları ortaya çıkmıştır. Olayı soruşturan savcı Alparslan Tufan, işin Ankara Ülkü Ocakları ile doğrudan ilişiğini görünce soruşturmayı derinleştirmeye başlar başlamaz, MHP ve Ülkü Ocakları üst yönetimlerinden üst üste tehditkar açıklamalar ve mesajlar gelmiştir. Açıktan açığa bir partinin genel başkan yardımcısı ve gazeteci darp edilmiş, ülkü ocakları ile bağlantı ortaya çıkmış, ülkü ocakları açıkça savcıyı tehdit etmiş ve Buna HSK ve Adalet Bakanlığı hiçbir açıklama dahi yapmamış ya da yapamamıştır. Bu olay MHP ve Ülkücülere karşı çıkanlara çok net bir tehdit mesajı olarak alenen ve bilinçli gönderilmiştir. Olayın ardından Bahçeli, Taha Akyol gibi gazetecileri hedef göstermiştir. Bu tarz olayların devamı gelir herhalde…

Bir dönem vicdansız, iz’ansız ve din düşmanı solun elinde olan Adalet ve Emniyetin, daha sonra hain, aşağılık FETÖCÜ'lerin himayesine geçmesi, şimdi ise çıkarlarını ve kendilerini her şeyin üstünde tutan Milliyetçilerin eline geçmesi ileride de başka bir grubun eline geçecek olmasının işaretidir… Bu şekilde olması ise, ülkemizin ve milletimizin gelişiminin önünde ki en büyük engeldir. Adaletin ve Emniyetin bu şekilde yıllardır elden ele dolaşması millet olarak en kötü kaderimiz olsa gerek. Her kesimden insanların Adalette de Emniyette de aynı oranlarda temsil edilmesi keşke sağlanabilse bu ülkede.  Sol vesayetin bitmesinden sonra Adalet ve Emniyetin önce FETÖ sonra Milliyetçi ve ulusalcı gruplara teslim edilmesinin en baş müsebbibi Erdoğan'dır. Birlikte yola çıktığın hiçbir dava arkadaşın yanında kalmamışsa ya da dava diye bir şey kalmamışsa dönüp bir bakmak lazım. 

İki yıl önce yazdıklarımdan fazlası çıktı şimdilerde. 2 yıl sonraya kalmaz AKP ve Erdoğan, milliyetçi ve ulusalcıların elinden kurtulmaya çalışacak ama çok zor olacak bu,  hatta imkansız gibi bir durum. Nerden mi tahmin ediyorum? Yukarıda bahsettiğim olay ve olgular bunu göstermiyor mu? FETÖ’nün zirve yaptığı dönemde Ekrem Dumanlı ile Hidayet Karaca gibi aşağılık fetöcüler televizyonlarda iktidar naraları atıp tehditler savuruyorlardı son dönemlerinde. Şimdi ise darp etmeler, gazetecileri tehditler, mafyalara özel aflar falan…. Sizce de benzer değil mi? Ama bir fark var. Bu sefer temizlemek ya çokkkk zor ya da imkansız gibi.  

Tek ve en büyük çare mutlak güç ve kudret sahibi Allah’tır. O yüzden korkmuyoruz ve ümidimizi kaybetmiyoruz.  Rabbim yardımcımız olsun.

Yorumlar 3
Cenk Aslan 29 Ocak 2021 15:53

Tebrik ederim. Allahını milletini devletini seven bir vatanseverin yazısı geleceğimizi aydınlatıyor. O kocaman yüreğinize sağlık

Abdullah 29 Ocak 2021 12:16

Çok manidar bir yazı olmuş,Tebrik ediyorum.

Vatandaş 29 Ocak 2021 08:20

Gizlisi saklısı olmayan herkesçe bilinen bir durum bu. Ak parti kuruluşundan beri birçok değişim geçirdi. Kuruluşundaki durumu ile şu anki durum arasında çok fark var. Tespitleriniz doğru. Bahsettiğiniz kesim devletin makamlarını, ihalelerini, en iyi maaşlarını ister. Vatanın kendilerine ait olduğunu beyan eder. Çoğunluğu askerliği ya bedelli yapmıştır,ya da çürük raporu almıştır. Oysa vatan uğruna bedenleri parçalananlar bu ülkenin işçi, köylü,anadolunun evlatlarıdır. Kaleminize yüreğinize sağlık. Ancak bu yazınız çok kişiyi rahatsız edecektir. Vesselam

Yazarın Diğer Yazıları