İyiliğe uzanan köprü

Yeşilyurt Belediyesi, hayata geçirdiği “Emanet Çarşısı” projesiyle hayırsever insanlarla yardıma muhtaç aileler arasında köprü oluyor. Veren el ile alan elin en ince buluşmasına şahitlik eden bu çarşı gidip görmeye ve anlatmaya değer. 

İçinde gıdadan temizlik ürünlerine, giyimden ayakkabıya kadar yaşamı idame için gerekli olan temel ihtiyaç ürünlerini bulunduran Çarşı; bilmediğimiz, duymadığımız ve görmediğimiz nice hayatlara dokunuyor.

İhtiyaç sahibi insanlar buradan faydalanmak için kimlikleriyle müdüriyete başvuruyor. Yapılan incelemeler neticesinde başvuru yapan kimsenin yardımdan faydalanıp faydalanamayacağına karar veriliyor. Bu karar verilirken resmi kurumların bilgi ve belgelerinden yararlanılıyor. Bu sayede gerçekten ihtiyacı olanlar tespit ediliyor. Ayrıca yardım talebinde bulunan kişilerin Yeşilyurt İlçesinde ikame etmesi gerekiyor. Bunun tespiti için de Nüfus Müdürlüğü’nden alınan bilgiden yararlanılıyor. Sosyal Yardımlaşma Vakfının yaptığı ön inceleme sonrasında yetmiş beş ve üzeri puan alanlar “Emanet Kart” sahibi oluyor. Bu kartın bir yıl geçerliliği oluyor. Kişinin maddi durumunda değişiklik söz konusu olmazsa tekrardan başvuru yaparak yeni kart alabiliyor.

Karta yüklenen puan ile istediği ürünü satın alabilen kişi ihtiyacına göre hareket ediyor. İşin bu yanı da ayrı bir güzelliktir. Maddi sıkıntılar ve yoksulluk içinde büyüyen çocukların da sevinmeye ve mutlu olmaya ihtiyacı var. Temel gıdaların dışında çocukların yüzünü güldüren ürünleri raflarda görmek ayrı bir inceliktir. Yetişkinler yokluğun verdiği sıkıntıyı sineye çekmeyi iyi bilirler. Aç gezip tok sallanmayı da. Fakat çocuklar iç dünyalarındaki coşkuyu ve özlemi gizleyemezler. Kendilerini gözleriyle ele verirler. Onların dünyasında şekerin, çikolatanın yeri bambaşkadır. Hayat boyu unutulmaz izlere vesile olan bu küçük ürünler, büyük mutlulukları ve tebessümleri doğurur yoksulluğun bağında.

 Emanet Çarşısı, kendi içinde yürüttüğü bazı projelerle de insana dokunmaya devam ediyor. Kardeş Aile, İyilik Havuzu, Minik Kalpler Solmasın, Baş Tacı, Emanet Ekmek, İş Havuzu, Yüzümüz Gülsün, Taziye Ziyareti gibi projelerle kadim kültürümüzün ve medeniyetimizin özünü günümüze taşımaya devam ediyor. Dinimizde önemli bir yere sahip olan “sadaka” ve “infak” bu projelerle yaygınlaşıyor ve artıyor.

 İş havuzu projesiyle iş bulmakta zorlanan kişilere istihdam sağlıyor. Çeşitli işletme ve kuruluşlarla iletişime geçerek işe uygun nitelikteki kişileri buralara yönlendiriyorlar. Emanet Ekmek projesiyle fırıncı esnafının desteğini alarak haftalık on beş bin civarı ekmeği ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyorlar. Baş Tacı projesiyle kimsesi olmayan, ihtiyaç sahibi altmış beş yaş ve üzeri yaşlılara, ayda bir kişisel bakım ve ev temizliği yapılıyor. Minik Kalpler Solmasın projesiyle yetim ve öksüz çocukların takibi yapılarak ihtiyaçları gideriliyor. Belirli aralıklarda telefonla aranarak kendilerini yalnız hissetmemeleri sağlanıyor. İyilik Havuzu projesiyle evinde fazla beyaz eşya, halı vb. ev eşyası bulunanlar, Emanet Çarşısı aracılığıyla ihtiyaç sahibi ailelere ulaşıp yardımda bulunuyorlar. Bunun yanı sıra elinizden gelen her türlü desteği de sağlayabiliyorsanız. Örneğin kuaförsünüz aylık üç kişiyi ücretsiz tıraş etmek istiyorsunuz veya kasapsınız aylık iki kilogram et bağışında bulunmak istiyorsunuz. Emanet Çarşısının tespit ettiği yardıma ihtiyacı olan kişilere aklınızda soru işareti kalmaksızın elinizi uzatabilirsiniz. Bu şekilde İyilik Havuzuna katılan nice esnafımız varmış. Bunlardan biri tatlıcılık yapan bir ablamız. Aylık altı kilogram tatlı bağışında bulunan bu esnafımız hepimiz için güzel bir örnektir. 

Sözün özü kıymetli dostlar, iyiliğe uzanan bu köprüyü inşa edenlere destek olmak, insana ve insanlığa yapılan bu güzel hizmeti anlatmak hepimizin görevidir. Çorbada benim de tuzum olsun diyorsanız Emanet Çarşısına uğrayın. Orada yapılan güzel işlere şahit olun. Bilmeyenlere anlatın. İhtiyaç sahibi insanlara uzanan bir el de siz olun. Zira bizler “iyiliği” ve “güzelliği” yayarak insanlığımızı pekiştirebiliriz. Bizler güzel dinimiz İslam’ın emirlerine uymakla mükellefiz. Hatırlayalım ki bu emirlerin bize yüklediği sorumluluklardan biri de infaktır. Rabbimiz Bakara Suresi 195. Ayeti kerimede şöyle buyurur;  “Allah yolunda infak edin ve kendinizi kendi ellerinizle tehlikeye atmayın. İyilik edin. Şüphesiz Allah, iyilik edenleri sever.” Yine Al-i İmran Suresi 92. Ayeti kerimede; “Sevdiğiniz şeylerden infak edinceye kadar asla iyiliğe eremezsiniz. Her ne infak ederseniz, şüphesiz Allah onu bilir.” diye buyurur Rabbimiz. İyilik eden ve iyiliğe köprü olanlardan olmak duasıyla Rabbime emanet olunuz.