MTSO ve Sadıkoğlu
Ali Yiğit
Ticaret ve Sanayi Odası, Cumhuriyetle yaşıt bir kurum.
Şehirlerin kalkınmasında en önemli kuruluşların başında gelir.
İstihdamın öznesidir diyebiliriz TSO için.
On beşinci başkan ,Oğuzhan Ata Sadıkoğlu 2018 yılında yapılan seçimde MTSO başkanı olarak seçildi.
22 yıl MTSO başkanlığı yapan H.Ziya ÖZKAN en uzun başkanlık yapan isim.
Daha sonraki seçimlerde genelde 2 dönemle başkan değişikliği olmuş.
Her seçilen başkan bayrağı bir adım daha yükseğe taşımayı ilke edinerek yoluna devam etmiştir.
2018 yılına kadar MTSO seçimleri sessiz sedasız yapılırken 2018 yılı MTSO seçimleri adeta genel seçimleri aratmayacak heyecana sahne olmuştu.
İsmi fazla bilinmemesine rağmen bir anda ortaya çıkmış ben adayım diyerek MTSO seçimlerine aday oldu.
Bir anda bütün gözler MTSO seçimlerine kilitlendi.
Bir tarafta iktidar desteğini arkasına alan taraf diğer taraftan yeni bir isim.
Elbette kolay değildi.
Müthiş bir seçim stratejisi izledi.
Yıkmadan, yılmadan, ,ayrım yapmadan, iftira atmadan TSO üyelerini tek tek gezdi.
Tek sloganı vardı sanayicimiz artacak, şehrimiz kazanacak.
Sadıkoğlu zoru başarmış ve 2018 yılında yapılan MTSO seçiminde başkanlığı kazandı.
Varlığı ile yokluğu arasında gidip gelen bir MTSO'da yeni bir dönem başlamış yeni bir ruh gelmişti.
Sadıkoğlu'nun seçim sonrası yaptığı açıklamalara baktığımızda; “Allah Malatya’ya hayırlı uğurlu etsin. Burada gerçekten Malatyalı sesimizi duydu. Malatyalı bize teveccüh gösterdi, yapacağımız çalışmalarımızla Malatya’ya mahcup olmayacağız. Bugüne kadar ruhunu kaybetmiş bir ticaret odasının ruhunu yeniden kazandırıp, katma değer oluşturmak için elimizden gelen gayreti göstereceğiz.
Sadıkoğlu ve yönetimi bir dönemi doldurmak üzereler geçen zamana baktığımızda Sadıkoğlu’nun dediği gibi yeni bir ruh yeni bir heyecan gelmişti birçok başarılı işlere imza atıldı/ atılmaya devam ediyor.
MTSO dört yıl içerisinde % 45 üye artışı ile on bine yaklaşan üyesiyle şehrin dinamikleri arasında ilk sıradaki yerini korumakta olup, gelişen ve büyüyen sanayi/ sanayicisiyle şehrimizin kalkınmasında lokomotif olma yolunda hızla ilerlemekte.
Şehrimizin teşvik listesinde yer alması, teşvik süresinin uzatılması, 6 bin 600 olan üye sayısı 9 bin 600' e yükseltilmesi, nitelikli firmalara yer tahsisi yapılması sonucu artan sanayiciyle birlikte 22 bin olan istihdam sayısına 2 yıl gibi bir sürede 17 bin kişi daha eklenmesi takdire şayandır.
Yıllardır kangren sorun haline gelen arıtma tesisi inşaatının başlaması, mevcut arıtma tesisinin revize edilmesi yapılan çalışmalardan sadece bir kaçı.
Geçmiş dönemlere kıyasla daha hareketli, gayretli, şehrin kalkınmasına, istihdamın artırılmasına yönelik çalışmaların devam ettiği bir süreçte destek olmak yerine, çelme takma anlamına gelen hareketler şehrimize bir şey kazandırmaz.
Duyumlar ile hareket ederek insanları töhmet altında bırakma eylemi şehrin ayağına kurşun sıkma anlamına gelir ki; burada zararlı çıkan sanayicimiz ve şehrimiz olur.
Bürokrasisi ve siyasileri ile çekişen, zıtlaşan bir MTSO algısı yaratmak şehre davet edilecek nitelikli sanayiciyi endişeye sevk eder.
Hatta şehre gelecek sanayicinin gelmesini engeller.
Elbette varsa bir usulsüzlük yargıya gidilir yargıya gidilirken de davulla zurnayla gidilmez.
Mevcut yönetimi karalayayım derken en büyük zararı şehre verirsiniz farkında olmadan.
Bir şehrin kalkınması o şehrin dinamiklerinin bir arada bir ve beraber olmasından geçer.
Şehrin dinamikleri dediğimizde ise ilk akla gelen kuruluş TSO'lar gelir.
Üniversitesiyle, bürokrasisiyle, STK'larıyla, siyasileriyle bir ve beraber olmak bir şehrin vazgeçilmez unsurlarındandır.
Bunu başarmanın yolu ise duyum ve algılarla birbirimizi karalamadan hep birlikte yola çıkmaktır.
MTSO'nun önümüzdeki günlerde bir seçimi vardır.
Bu seçim TSO üyelerinin katılımı ile yapılacak olan bir seçimdir.
Her üyenin hür iradesiyle vereceği oy ile yeni bir başkan seçilecektir.
Ya mevcut başkanla yola devam edilir veya aday olan bir başka isim seçilir.
Buna tamamen oda üyeleri karar verecektir.
Üyelerin dışında gerek siyasi gerekse bürokrasi nüfuz kullanılarak tarafgirlik yapılması şehre bir şey kazandırmayacaktır.
Her adaya mesafeli durması gerekenlerin seçime kapalı da olsa destek vermeleri oda üyelerinin iradelerine ipotek koyma anlamına gelir ki, buda ikilik yaratır.
Şehirdeki ikilik ise sanayiciyi kaçırtır.
Sanayiciyi şehirde tutmanın yolu birlik ve beraberlikten geçerki; bunu başarılabilmenin de çok zor olmadığını söyleyebilirim.
Yeterki kimse kimsenin ayağını kaydırmak için duyumlarla hareket ederek birbirlerini karalamasınlar.
Kalın sağlıcakla.
