Her evde işsiz var

Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin ciddi sorunları olduğunu ve sorunların en başında işsizliğin geldiği belirterek, 'Neredeyse her evde bir işsiz var. İşsiz sayısı 7 milyon civarında. En can yakıcı olanı da üniversite mezunlarının işsizliği. Üniversiteyi bitirenlerin yüzde 25-30'u işsiz, bu ciddi bir sorun' dedi.

Kentteki özel bir otelde düzenlenen toplantıya, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, CHP milletvekilleri, CHP İl Başkanı Enver Kiraz, CHP'li belediye başkan adayları, parti ve kadın kolları üyeleri, STK temsilcileri, muhtarlar ve meslek odaların temsilcileri katıldı. Toplantıda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 8'inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile çok çalıştıklarını hatırlatarak, Turgut Özal'ın Türkiye'nin yetiştirdiği en zeki siyasetçilerden biri olduğu söyledi. Kılıçdaroğlu, “Kendisi burada çok sevilen birisiydi. İsmet İnönü çok büyük bir liderdi aynı şekilde Recai Kutan da çok saygıdeğer bir siyasetçidir. Hiçbir ayrım yapmadan bu ülkeye hizmet eden, taş üstüne taş koyan herkese saygı ile yaklaşmak bizim görevimizdir. Recai Bey ile de fırsat buldukça bir araya geliriz. Turgut Özal Türkiye'nin yetiştirdiği en zeki siyasetçilerinden birisiydi” diye konuştu.

Üretirsiniz ülkenin beka sorunu olmaz

İşsizlik sorununa değinen Kılıçdaroğlu, “İşsizlik Türkiye'nin en temel sorunlarından birisidir. Neredeyse her evde bir işsiz var. İşsiz sayısı 7 milyon civarında. En can yakıcı olanı da üniversite mezunlarının işsizliği. Üniversiteyi bitirenlerin yüzde 25-30'u işsiz bu ciddi bir sorun. İşsizlik bütün kötülüklerin anası demektir. Bir insan işsiz kalırsa nasıl geçinecek. İşsizliği önleyecek olan sosyal devlettir yani devleti yönetenlerdir. Eğer siz işsizliğin önleyemiyorsanız milyonlarca genç işsizse oturup düşünmek gerekiyor. İşsizliği önlemenin y dünyada tek yolu var üretmek. Eğer üretirseniz herkesin bir işi olur, üretirseniz herkesin aşı olur. Üretirseniz her evde huzur olur. Üretirsiniz ülkenin beka sorunu olmaz. Üretirseniz Türkiye bölgesinde söz sahibi olur. Fabrikada, tarımda, kültürde, hayatın her alanında üretmek lazım. Osmanlı niye yıkıldı? Üretimden koparıldığı için. Devasa Osmanlı'nın parasını basacak milli bankası yoktu. Dünyada bütün devletler 10-20-30 hatta 50 yıllık planlarla yönetirler ama Türkiye'de plan yok. Lafla peynir gemisi yürümez. Dünya o kadar hızlı değişiyor ki o değişime ayak uyduramazsanız geriye düşersiniz. Türkiye'nin üniversiteleri yeterli bilgi üretmiyor. Ne oldu da Türkiye'nin üniversiteleri bilgi üretemez noktaya geldi” dedi.

Siyaset hizmet yarışıdır

Siyasette nefret ve kavga dilinden uzaklaşılması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Biz 82 milyon aynı bayrak altında, tasada ve kıvançta berabersek biz kardeşiz demektir. Biz kardeşçe yaşamak istiyoruz. Siyaset toplumu ayrıştırmaya başladı. Kavga ediyoruz, siyaset hizmet yarışıdır, biri ben şunu yapacağım der, öbürü de ben şunu yapacağım der. Herkes kendi projelerini ortaya koyar oturur tartışırız. Memleket düzlüğe nasıl çıkar oturur tartışırız. Bu topraklara kavgacı tohum ekmeye Kimsenin hakkı yok. Burası Mevlana'nın toprağı, bu topraklarda kin tutulmaz. Nasıl oldu da toplum böyle bu kadar büyük bir ayrışma içine girdi bunları engellemek zorundayız” şeklinde konuştu.

Türkiye büyüyor diyorlar küçüldü

Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin tarımdan ve üretimden koparıldığını ifade ederek, “Bütün Avrupa'nın derdi 82 milyon Türkiye'nin karnını kim doyuracak. 2018'de Yunanistan'dan 115 milyon dolar pamuk ihraç etmişiz. Londra'daki bir avuç çeteciye Türkiye Cumhuriyeti'nin ne kadar borcu olduğunu biliyor musunuz? 149 milyar dolar. Kim veriyor bu faizi. Biz veriyoruz. 149 milyar doları sanayiye yatırsaydın, fabrikaya yatırsaydın, insanlar çalışsaydı, yeni Keban Barajı yapsaydık ya da diğer barajları yapsaydık daha iyi olmaz mıydı? 17 yılın sonunda ne oldu? Bizim ödediğimiz vergiler, alınan borçlar nereye gitti? İşsiz sayısı arttı, Türkiye büyüyor diyorlar, küçüldü. Ben bunu sorguluyorum sizler de sorgulayın. Ben ülkeme karşı sorumluyum sizler de sorumlusunuz. AK Partili kardeşlerim 17 yıl bir partiyi tek başına iktidar yaptınız hiçbir zaman da sizlere ‘niye bunlara verdiniz' diye sormadık ama şimdi oy verirken vicdanlarda bir sorgulama yapmanız gerekiyor. AK Partili kardeşlerimin, ülkücü kardeşlerimizin de sorgulaması lazım. Dünyada hiçbir devlet kendi silah fabrikasını yabancı bir orduya satmaz. Ben bunu soruyorum inkar ediyorlar. Ya kardeşim bu resmi gazetede özelleştirme yayımlandı. Tank Palet Fabrikasını niye Katar ordusuna satıyoruz? Satacak yer mi kalmadı? Sümerbank'ı, Bez Fabrikasını, Şeker Fabrikası'nı, tekeli sattın anladım ama silah fabrikasını ben anlamıyorum. Dolayısıyla eğer bir kişi ben milliyetçiyim diyorsa bunları sorgulamalı” dedi.

Demokrasinin olduğu yerde insanlar üretir

Kılıçdaroğlu, “Stratejik dönüşümün 4 tane ayağı var. İlk olarak demokrasiye ihtiyacımız var, can ve mal güvenliğine ihtiyacımız var. Adalet ve yargının güçlü olması lazım. İkinci olarak, üreten Türkiye. Demokrasinin olduğu yerde insanlar üretir, demokrasinin olduğu yerde yabancılar gelir yatırım yapar. Üçüncü olarak, sosyal devlet. Yüz binlerce çocuk bugün yatağa aç giriyor. Çocuklar bizim çocuğumuz değil mi? Yazık günah, hiçbir çocuğumuzun aç ve açıkta kalmaması lazım. Her çocuğumuza hizmet etmek bizim görevimiz. Onlar bizim evlatlarımız, onların iyi eğitim görmeleri lazım, iyi yetişmeleri lazım. Dördüncü olarak, sürdürülebilirlik olacak. Bunların hepsi sürekli olacak bunlar olmadığı takdirde Türkiye geriye gidecektir” ifadelerine yer verdi.

Başkanlarımızın birer kahvesini içeceğiz

Kılıçdaroğlu, Hekimhan ilçesinde partililerle buluştu. Belediye başkan adaylarının 31 Mart yerel seçiminden zaferle çıkacağını kaydeden CHP lideri Kılıçdaroğlu, “1 Nisan'dan sonra geleceğiz, Hekimhan'a tekrar geleceğiz, Malatya'ya da tekrar geleceğiz. Beraber gideceğiz, belediye başkanlarımızın birer kahvesini içeceğiz. Yeter mi? Hayır. Bir de diyeceğiz ki 'Söz verdiniz, şunu şunu yapacağız'. O sözlerin de hep beraber takipçisi olacağız. Huzur dolu, bereket dolu bir Türkiye istiyorum. İşsizliğin olmadığı, kavganın olmadığı, ayrımcılığın olmadığı; her insanın evinde mutlu, huzurlu olduğu, çocukların yatağa aç girmediği, huzur içinde yaşadığı, herkesin düşüncesini rahatlıkla ifade ettiği, düşüncelerin yasaklanmadığı, insanların kinle öfkeyle ayrıştırılmadığı bir Türkiye dileğiyle herkesi selamlıyorum” diye konuştu.

Huzur içinde yaşamak istiyoruz

Son olarak Kılıçdaroğlu Akçadağ ilçesinde partililerle buluştu. Siyasetin, hizmet yarışı olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Bize oy vermezseniz size hizmet getiremeyiz. Size söz veriyorum; başkanı seçin, size her türlü hizmeti getireceğim. Diyeceksiniz ki 'Nereden çıktı her türlü hizmet' Bizim belediyelerimiz var, kardeş belediyeler var. Hakkari'nin asfaltını yaptık mesela. Ne oldu bizim memleketimiz, yurdumuz beraber, kardeşçe, huzur içinde yaşamak istiyoruz. Siyaset, kavga alanı değildir. Siyaset, kin gütme alanı değildir. Siyasette hizmet yarışı olur. Belediye başkanı yaptıysa başımızın üstüne, yapmadıysa 'Kusura bakma' deme zamanıdır. Siyasetin yeri budur. Size bazı rakamlar vereceğim. Yunanistan'dan 113 milyon dolarlık pamuk ithal ettik. Türkiye'de toprak mı yok Biz eskiden dünya kadar pamuk ekerdik, ihraç ederdik, döviz elde ederdik. 13 milyon dolarlık tütün ithal ettik. Memlekette tütün mü yok Allah aşkına Adıyaman burada zaten. Baktığınız zaman o meşhur Türk tütünü nereye gitti. Niye ithal ediyoruz bunları” dedi.

Hep beraber soğan kuyruğuna girdik

Demokraside vatandaş oyunun belirleyici olduğunu vurgulayan CHP lideri Kılıçdaroğlu, “Şu soruyu herkes kendisine sorsun. Ne oldu bu ülkede de 17 yılın sonunda hep beraber soğan kuyruğuna girdik Şimdi canlı hayvan, et, nohut, fasulye, mercimek, her şey dışarıdan geliyor. Köylü ne olacak? Diyorlar ki 'Efendim üretici pahalıya satıyor'. Bakın, patates getirecekler, 200 ton sıfır vergi. Sıfır gümrük vergisiyle mazotu getir, ver çiftçiye. Bak bakalım ne oluyor. Çiftçiye hakkı olan teşviki vermiyorlar. Demokrasilerde sizin oyunuz belirleyicidir. Yanlış yapıyorlarsa 'Dur' diyeceksiniz bu kadar” diye konuştu. Konuşmasının ardından kendisini çaya davet edenlerle bir araya gelen Kılıçdaroğlu, vatandaşlarla sohbet edip, çocuklarla da yakından ilgilendi.

ZİYARETTEN NOTLAR

Kılıçdaroğlu'nun STK toplantısına Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, CHP milletvekilleri, CHP İl Başkanı Enver Kiraz, CHP'li belediye başkan adayları, parti ve kadın kolları üyeleri ile sivil toplum kuruluşları ve oda temsilcileri ve muhtarlar katıldı.

Kılıçdaroğlu, Malatya'daki miting ve yerel seçim çalışmalarının ardından Adıyaman'ın Gölbaşı ilçesine gitti.

Kılıçdaroğlu, Akçadağlılardan ilçenin meşhur pilavını istedi.

Kılıçdaroğlu'nun CHP Büyükşehir Belediye Başkan adayı Soner Gökçe'yi konuşmalarında övgü dolu sözlerle bahsetmiş olması dikkatlerden kaçmadı.

Bakmadan Geçme