Siz ne kadar kafanızı kuma gömseniz de gövdeniz cascavlak ortada beyler.
Gözünüzü kapamakla gerçekleri gizleyemezsiniz, gözünüzü kapamakla ancak kendi dünyanızı karartırsınız!
Geçtiğimiz hafta "Malatya Kültürel Açlığın Pençesinde" başlıklı bir yazıyla Malatya'nın kültürel anlamda çorak bir ortam olduğunu ve insan unsurunun da bu anlamda ihmal edildiğini yazmıştım.
Şehrimin yönetiminden sorumlu görev üstlenen yetkilim, şehrimin değerlerine vukufiyetin ne mesabededir hiç kendine sordun mu? Kültür denince ne anlıyorsun? Kültürel eğitim araçları nelerdir? Çalışmaların arasında kültüre yer veriyor musun?
En başta belediyelerin, valiliğin, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarının bu ters gidişattan vazife çıkarmalarını ve sorumlu olduklarını belirtmiştim.
Ne var ki, hiçbir kurumdan olumlu ya da olumsuz bir ses çıkmadı. Yukarıda zikrettiğim gibi ya kafalarını kuma gömerek veya gözlerini kapamakla yetindiler. Söz sırası geldiğinde de duyarlılıklarına toz kondurmaz bu kurumlar.
İddia ettiklerine göre bütün işlerini istişare, özveri, katılımcılık, hassasiyet ve şeffaflık ile yaptıklarını övüne övüne söylerler.
Geçtiğimiz Mayıs ayında Battalgazi Belediye Başkanı Osman Güder, başkanlığın verdiği hazla "Şehir Yönetim Bilimleri" arşivine girecek duyulmamış bir laf ederek ‘Şehirlerin Karakterlerini Belediye Başkanları Belirler’ dedi.
Ben şimdi Osman Güder'in ettiği bu laftan sonra, Eskimalatya’ya bakarak, Eskimalatya'nın nasıl bir karaktere evrildiğini Osman Güder'in şehircilik becerisi olarak hanesine yazıyorum.
Eskimalatya'yı görmeyenlere tavsiye ederim, Eskimalatya'nın nasıl bir karaktere sahip olduğunu gelip Güder'in başarısını bir de kendi gözleriyle görsünler.
Zerre kadar abartmıyorum, binlerce yıllık geçmişiyle büyük bir medeniyet birikimine sahip Eskimalatya, her yönüyle döküm döküm dökülüyor. Yöre insanı bundan habersiz ve bilgilendirilmemiş. Kültürel faaliyet adına hiçbir şey yok!..
Sanayi Çarşısı denilen yerin tuvaletine girmeye korkarsınız. Hani temizlik imandandı!...
Uzun lafın kısası, Eskimalatya'da sayın belediyenin sosyal belediyecilik anlamında esamesi okunmuyor!
Böylesi bir yönetimden sorarım, yarınlara ne kalır?
Büyük laflar etmeye pek cüretkârız. Belediyemiz kendini "Medeniyetin Kalbi Battalgazi" cümlesiyle tanımlıyor.
Battalgazi'yi gelinde bir de Eskimalatya'da görün.
Ben herşeye rağmen yine de ümitvarım.
"Her Gün Dünya Yeniden Kurulur, Her Sabah Taze Bir Başlangıçtır." Yeter ki isteyelim...
Cumhurbaşkanı'ndan Acı İtiraf
Kültürel ve Fikri İktidar Olamadık!
Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, eskilerin nefis muhasebesi dedikleri özeleştiri kültürünü hiçbir yüksünmeye mahal bırakmaksızın açıkça yapmaktan imtina etmeyen bir kişiliğe sahip.
Aslında bu imtina etmeyiş, kendine olan güveni yansıtmakla birlikte hatayı tespit etmenin erdemli bir davranış olduğunu da ihsas ediyor. Yanlışta ısrarın veya yanlışı görmemenin insanı götüreceği yer içinden çıkılmaz girdaplardır. Yanlışı görmek ve o yanlıştan dönmek selamete atılan ilk adımdır diye düşünüyorum.
Sanıyorum sayın Cumhurbaşkanı aylar öncesinde de "Kültürel İktidar" olamamaktan yakınan açıklamalar yapmıştı.
Üç gün önce yaptığı bu açıklamasının mekanı böylesi bir açıklamayı tekrar tetikledi diye tahmin ediyorum.
İstanbul'da İbn Haldun Üniversitesi Külliyesi açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı’nın, İbn Haldun'un medeniyetimizin yetiştirdiği büyük bir alim ve sosyoloji ilminin de ilk bilgini olduğunu vurgulamış olması içe dönük bir eleştiri yapmasını da beraberinde getirdi.
Günümüzde gelişmiş batılı ülkelerdeki üniversitelerin sosyoloji bölümlerinde İbn-i Haldun'un eserleri okutulmakta. Bu durumun iftihar verici olduğunu vurgulaması, ancak 18 yıllık kendi iktidarlarının kültürel ve fikri anlamda tahkim edilemediği için eksik kalmasından mahzun olduğunu belirtmesi çok anlamlı.
O konuşmasında ne demişti Cumhurbaşkanı: "Hükümet olmakla muktedir olmak, muktedir olmakla iktidar olmak arasındaki farkı iyi biliyorsunuz. Gerçek iktidarın kültürel ve fikri iktidar olduğunu iyi biliyoruz. Tek tek bireylerden başlayarak, toplumun tamamına uzanan fikri iktidar yolu zor ve zahmetli bir süreçtir. Kendimi bu konuda mahzun hissediyorum. 18 yılda her alanda tarihi eserlere ve hizmetlere imza attığımızı eğitim, kültürde arzu ettiğimiz ilerlemeyi sağlayamadığımızı düşünüyorum."
Sayın Cumhurbaşkanı'nın bu tespitleri dilerim yerel yöneticilerimize yön gösterici olur...
Büyükşehir, 2.353 Km Yol Yaptık!
Vatandaş, Net mi Brüt mü?
Malatya Büyükşehir Belediyesi Yol Bakım ve Altyapı Koordinasyon Dairesi Başkanlığı Faaliyet Raporlarına göre 1 Nisan 2019 ile 15 Ekim 2020 arasında yapılan yol bakım, onarım ve asfalt serim işlemlerinin ilçelere göre rakamları açıklandı.
Malatya Büyükşehir Belediyesi ekipleri, 18 ayda 13 ilçede toplam 2.353 Km yol bakım, onarım ve asfalt çalışması gerçekleştirerek merkez/kırsal demeden vatandaşa hizmet götürdü.
Akçadağ'a Kepçeyle Kale'ye Kaşıkla
Malatya Büyükşehir Belediyesi Yol Bakım ve Altyapı Koordinasyon Dairesi Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada: Akçadağ 369 Km, Yazıhan 282 Km, Yeşilyurt 272 Km, Doğanşehir 262 Km, Hekimhan 231, Arguvan 213 Km, Battalgazi 191 Km, Darende 149 Km, Pütürge 130 Km, Kuluncak 109 Km, Arapgir 56 Km, Doğanyol 51 Km, Kale 38 Km,
Açıklamaya göre yol yapım ve bakım hizmetlerinden aslan payını 369 Km ile Akçadağ alırken en az hizmet ise 38 Km ile Kale ilçesinin payına düştü.
Haber aynen okuduğunuz gibi değerli okurlar.
Gelelim önceki hafta başkanlar arasında yaşanılan asfalt yapımı üzerine yaptıkları tartışmalar ışığında oluşan kuşkularımızı nasıl gidereceğimize.
Vatandaş Gerçek Hizmeti Nasıl Hesaplayacak?
Geçtiğimiz günlerde Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan ve Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar arasında asfalt yapım tartışması sırasında "Açık İndirim" örneğine şahit olmuştuk. Ne yaşanmıştı o tartışmada, Gürkan'ın, Yeşilyurt'ta bir caddeye 30 Km asfalt kapladık açıklamasına Çınar'ın ısrarlı itirazları sonucunda 30'dan 15'e, 15'den 10'a, 10'dan 5'e ve nihayet 3 Km'ye kadar inmişti asfalt yapımı. Buradan da alıyoruz ki, sayın Selahattin Gürkan mübalağa sanatını pek karbonatlı kullanıyor. Muhatabı Mehmet Çınar ise, müktesebatı gereği ölçü biçi işlerinin içinde yoğrulmuş bir meslek erbabı. Karşılıklı yüksek tansiyonlu mükalemeler sonucu açık indirim 3 Km'de netlik kazanmıştı... Şimdi bizler vatandaşlar olarak açıklanan 2.353 Km'lik bu yol hizmetlerine ne kadarlık bir indirim uygulayarak net ve gerçek yol yapım miktarlarına erişebiliriz?
