Değerli okurlar,
Geçtiğimiz hafta "Ulaştırma Bakanı Kimi Avutuyor? Malatya'nın Talebi Yüksek Hızlı Tren" Başlıklı bir yazı yazarak Malatya'nın şehirlerarası ulaşım sorunlarından en önemlisini gündeme taşımıştım. Bu serzenişimi sayın Abdulkadir Uraloğlu'nun sık sık Malatya Sivas karayolu üzerine yapılan tünelleri dile getirerek Malatya'ya lütufta bulunduğunu ima etmesini eleştiren bir yaklaşımla kendisinden asıl beklediğimiz hizmetin Yüksek Hızlı Tren olduğunu dile getirmiştim.
Malatya'nın coğrafi ve lojistik konumu, Türkiye Cumhuriyeti tarafından 1931 yılında değerlendirilerek demiryolu ağıyla buluşturulmuş olmasını örnek göstererek bugün de aynı şekilde Yüksek Hızlı Trenle buluşturulması gerektiğini anlatmıştım.
Yüksek Hızlı Tren hattı ile Malatya'nın, Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Gaziantep, Diyarbakır, Sivas ve Konya gibi ticari hareketliliğin yüksek düzeyde gerçekleştiği illerle olan münasebetlerine olağanüstü bir ivme kazandıracaktır.
Ulaştırma Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’ndan asıl beklediğimiz hizmet, Yüksek Hızlı Trendir
--------------------------------------------
Ticari hareketliliğin asıl getirisi vatandaşın kalkınmasına paralel olarak ülke kalkınmasına sağlayacağı katkı olacaktır. Bu münasebetlerin ötesinde ticaretin beraberinde sağlayacağı sosyal ve kültürel faydaları ise sayılamayacak kadar çok çeşitli olacaktır.
Şimdi en büyük sorumluluk Malatya Basınına düşüyor.
Malatya'ya "Yüksek Hızlı Treni" Malatya Basını hep birlikte getirecek...
Malatya'nın coğrafi ve lojistik konumu gereğince, Türkiye Cumhuriyeti tarafından 1931 yılında değerlendirilerek Malatya'nın demiryolu ağıyla buluşturulmuş olması, bugün de aynı şekilde Yüksek Hızlı Trenle buluşturulmasını gerekli kılmaktadır.
Yeniden Yapılanırken
2023 Şubat depremleri öncesi on yıllardır hesapsız, kitapsız ve günübirlik alınan kararlarla yönetilen kadim şehrimiz Malatya, hormonla büyütülen tatsız tuzsuz sebzeler gibi obez devasa bir şehre dönüşmüştü. Sokağı, caddesi, kaldırımı, yeşil alanı, parkı, bahçesi olmayan eciş bücüş bir şehre dönüşmüştü. Bu dönüşüm sırasında şehrimiz bir yandan asli, yerli insan varlığını dışarıya göç verirken; diğer yandan da obez büyümenin cazibesi(!) nedeniyle doğu ve güneydoğudan ziyadesiyle niteliksiz göçe maruz kalıyordu.
Böylesine hırpani görünümüyle şehrimiz yaşanabilir, huzurlu, sakin bir şehir olmaktan öte sığınılmış getto izlenimi vermeye başladı. Çarşısına, pazarına tam bir keşmekeş hakimdi. Dönemin yöneticileri ise durumu görmezlikten gelerek idare-i maslahat numarası yapıyorlardı.
2023 Depremleri sonrasında ümitlendik, eh nihayet adamakıllı şehrimiz hesaplı, kitaplı ve planlı bir şekilde toparlanır hayâliyle bu günlere geldik. Şu an şehrimizin en ücra yerleri dahil devasa bir alanda müthiş bir tempoyla harıl harıl inşa süreçleri tıkır tıkır işliyor. Dileriz en kısa zamanda tamamlanır. Şimdiden ne söylesek gerçekliği tartışmaya açık, aslolan fotoğrafın tamamını görmekle ortaya çıkacak. Ümit ederiz ki, sükut-u hayâle uğramayız.
Bu günlerde Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, şehiriçi ulaşım imkânlarını yükseltmek için İnönü Caddesine raylı sistem hattı kurulacağı müjdesini veriyor. Zaten seçim vaatlerinde de raylı sistem yer alıyordu. İnönü Caddesinin 30 metre genişliğe çıkarılması bu dönemde gerçekleşmeyebilir. Çünkü, yıkılması gereken yüzlerce bina sırada bekliyor. Şehir içi raylı sistemin kurulması nereden baksan üç yıl süreceğinden bu sistem ikinci beş yıllık yerel seçimlerin vaatleri arasında ilk sırada olacak gibi görünüyor. Varsın olsun, raylı sistem hakkında konuşulması bile halk içinde sayın başkanın icraatları anlamında kendisine prestij anlamında pozitif değer sağlayacaktır.
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er'den, şehrimizin milletvekillerinden, sivil toplum kuruluşlarımızdan ve kanaat önderlerinden ricamız, günümüzün en önemli ulaşım aracı olan Yüksek Hızlı Tren talebimizi ülke gündemine getirerek sesimizi öncelikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve ilgli Bakanlara duyurmalarıdır.
Malatya Basını Tek Ses
Talebimiz "Yüksek Hızlı Tren"
Malatya Basınının Değerli Mensupları!...
Birçok konuda farklı düşüncelerimiz olabilir ve bu durum normaldir.
Ancak, bir araya gelme hususunda eğer ortak paydamız Malatya ise, hiç tereddütsüz kenetlenmemiz lazım gelir.
Bugün, Malatyamızın ülkemizin ticari ve sosyal anlamda can damarı sayılan şehirleriyle ulaşım sorunu bulunmaktadır.
Malatya'nın coğrafi ve lojistik konumu gereğince, Türkiye Cumhuriyeti tarafından 1931 yılında değerlendirilerek Malatya'nın demiryolu ağıyla buluşturulmuş olması çok önemli rasyonel akli bir seçimdir.
Demir yollarının yeni normali Yüksek Hızlı Trenler ülkemizde peyderpey faaliyete geçmektedir.
-----------------------------------------------------
Günümüzde de koşullar aynı ve değişmemiştir.
Demir yollarının yeni normali Yüksek Hızlı Trenler ülkemizde peyderpey faaliyete geçmektedir. Ankara, İstanbul, Eskişehir, Konya, Sivas yakın zamanda Bursa, İzmir, Erzincan ve daha birçok il sırasıyla Yüksek Hızlı Trenlere kavuşacaktır.
Devlet katında gerçekleştirilmesi tasarlanan Yüksek Hızlı Tren projeleri arasında maalesef Malatya'nın esamesi okunmamaktadır. Malatya bu çağdaş ulaşım aracından göz göre göre mahrum bırakılmaktadır.
AK Parti Hükümetlerine en büyük desteği veren Malatya ne yazık ki, görmezlikten geliniyor. Sanki üvey evlat!...
Malatya'nın coğrafi ve lojistik konumu irrasyonel bir şekilde dikkatlerden uzak tutuluyor. Ülkemizin asli çıkarları gözetilmiyor.
Malatya'nın güzide basını yükselt sesini, Ankara duysun.
Gündeminden düşürmeden, durmadan dinlenmeden ve Yüksek Hızlı Tren gelene kadar mütemadiyen:
Şimdi en büyük sorumluluk Malatya Basınında
Haydi hep birlikte
Malatya Basını tek ses
Ankara Ankara Duy Sesimizi
Talebimiz: “Yüksek Hızlı Tren”

