Malatya tek ses, tek nefes!

İsrail'in Gazze'ye yönelik yürüttüğü soykırım nedeniyle Malatya'da Filistin'e destek yürüyüşü ve şehitleri anma programı düzenlendi. Yürüyüşe, katılan vatandaşlar ellerinde Türk ve Filistin bayrakları ile İsrail'e tepki gösteren dövizler taşıyan grup yürüyüşün sonunda Gazzeli şehitler için gıyabi cenaze namazı kılındı.

Youtube Kanalı
Youtube Kanalı
Abone Ol
Malatya tek ses, tek nefes!

İsrail'in Gazze'ye yönelik yürüttüğü soykırımı protesto etmek amacıyla Malatya'da Kudüs Kardeşlik Platformu ve Sağlık çalışanları tarafından ortak gösteri yürüyüşü düzenlendi. Soykan Parkında başlayıp Sümer Park karşısında son bulan yürüyüşe katılan binlerce vatandaş, ellerinde Türk ve Filistin bayraklarıyla İsrail'e tepki gösterdi. Eylem kapsamında, İsrail'in Gazze'deki saldırıları nedeniyle hayatını kaybeden Filistinli şehitler için gıyabi cenaze namazı kılınırken sonrasında yapılan basın açıklamasında Irak'ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Harekâtı bölgesinde şehit olan askerlere rahmet dilenip, teröre lanet edildi. 

Malatya tek ses, tek nefes!

İşgale ve teröre karşı tek ses

Sivil Toplum Kuruluşları adına açıklama yapan Mesut Demir, "Irak'ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Harekâtı bölgesinde teröristlerle çıkan çatışmada şehit olan askerlerimize Allah'tan rahmet diliyor, yaralı askerlerimize şifalar temenni ediyoruz. Memleketimize kast eden, emperyalistlerin maşası olan hainler kirli emellerine asla ulaşamayacaklar. Teröristlerin arkasındaki şer odaklarının tüm insanlık için bir tehdit olduğunu bir kere daha haykırıyoruz. Terör örgütlerini destekleyerek üzerimize salanlarla Gazze'de soykırım yapanlar aynı. Teröre, emperyalizme ve Gazze'deki işgale karşı tek ses olmak için bugün buradayız. İnsanlık, tarih boyunca gördüğü en büyük zulümlerden birine şahitlik ediyor. Apertheid rejimi işgalci İsrail; kadın, çocuk, yaşlı ve sivil ayırt etmeksizin Gazze'de soykırım suçu işliyor. Yaşanan bu işgal ve soykırım, vicdan sahibi yürekleri kanatıyor, başta bölgemiz ve Ortadoğu olmak üzere tüm dünyanın huzuruna kast ediyor" dedi.

Malatya tek ses, tek nefes!

23 bin kişi şehit oldu

Filistin'de katledilen insan sayısını aktaran Demir, "Son bilgilere göre Filistin'de, 10 binden fazlası çocuk, 7 binden fazlası ise kadın olmak üzere toplamda 23 bini aşkın insan hayatını kaybetti. 60 binden fazla kişi yaralanırken, 8 bin kişi ise kayıp... İşgalci İsrail'in saldırıları sebebiyle ayrıca, 69 bini tamamen yıkılmış olmak üzere, 359 bin ev zarar gördü. 2 milyon sivil ise saldırlar sonucu Gazze içerisinde zorla göç ettirildi. Mesleklerini icra eden, yaşanan soykırımı haberleriyle dünyaya anlatan 112 gazeteci de, siyonist işgalcilerin saldırıları sonucu hayatını kaybetti. Gazze'de şu anda on binlerce insan, yeterli gıdaya ve suya ulaşamıyor. Evet, ne yazık ki on binlerce insan 2024 yılında dünyanın gözleri önünde açlık ve susuzluk sebebiyle ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kalmış durumda" ifadesi kullanıldı.

Malatya tek ses, tek nefes!

Sağlık merkezlerine de saldırıyorlar

İsrail'in sivilleri göçe zorladığını belirten Demir, "Siyonistler, "güvenli bölgeler" olduğunu iddia ettikleri güney bölgelerine de saldırıyor ve katliamlar yapıyor. Gazze'de İnsani krizin en ciddi boyutlarda yaşandığı alanlardan biri de sağlık hizmetleri. Saldırılarında hiçbir sınır gözetmeyen İsrail, 7 Ekimden bu yana yoğun bir şekilde hastaneleri, ambulansları ve sağlık çalışanlarını hedef alıyor. Bugüne kadar 150'ye yakın sağlık merkezi ve hastanenin yanı sıra yaralıları taşıyan 100'den fazla ambulans işgalcilerin saldırısına uğradı. Bugüne kadar çok sayıda yaralı ve hasta, sağlık hizmetlerinin yetersizliği sebebiyle tedavi göremedi ve hayatlarını kaybetti" açıklamasını yaptı.

Malatya tek ses, tek nefes!

İlaç ve anestezi bulunmuyor

Gazze'de 50 bin hamile kadın bulunduğunu ifade eden Demir, "Eğer gerekli adımlar atılmazsa, 50 bin kadın, elektrik ve medikal hizmetler olmadan doğum yapmak zorunda kalabilir. Hastanelerin bombalanması, yemek ve suya ulaşımın engellenmesi hamile kadınlar için çok ciddi bir tehlike arz ediyor. Bölgedeki birçok hamile kadın anestezi yapılmadan sezaryen ameliyat olmak zorunda kalıyor. Ayrıca, bugüne kadar düşük sebebiyle çok sayıda bebek daha dünyaya gözlerini açamadan anne karnında hayatlarını kaybetti. Gazze'deki insani krizin hafifletilmesi için şehrin enerji ve temiz su ihtiyacının acil olarak karşılanması gerekiyor. Hastaneler başta olmak üzere hayatın pek çok alanında ihtiyaç duyulan yakıtın Gazze'ye girişinin engellenmesi de tedavi hizmetlerinin yanında pek çok insani ihtiyacın karşılanmasının önünde büyük engel teşkil ediyor" şeklinde konuştu.

Malatya tek ses, tek nefes!

İhtiyaç malzemeleri şehre giremiyor

Gazzeliler için en önemli konulardan birinin Refah Sınır Kapısı'nın tam anlamıyla açılmaması diyen Demir, " Her gün ihtiyacın karşılanabilmesi için bine yakın insani yardım TIR'ının Gazze'ye ulaşması gerekirken, günde ortalama 100 TIR'ın girişine izin veriliyor. Ayrıca, başta yakıt olmak üzere birçok kalemdeki temel ihtiyaç malzemelerinin şehre ulaşması da engelleniyor. Mısır Hükümeti'nin Gazze'de ihtiyaç duyulan yardım malzemelerinin şehre girebilmesi için Refah Sınır Kapısı'nı bir an önce tamamen açması gerekiyor. Refah Sınır Kapısı'ndan insani yardımların geçişine izin verilmemesi Gazze'de yaşanan acıların daha da artmasına sebep oluyor" dedi.

Malatya tek ses, tek nefes!

İsrail'e gereken yaptırım yapılmalı

Bir kere daha acil ateşkes çağrısını yenilediklerini belirten Demir, "Vicdan sahibi tüm insanlara sesleniyoruz. Dünyanın gözleri önünde gerçekleşen bu soykırım karşısında herkesin üzerine sorumluluklar düşüyor. Herkes yaşanan bu büyük soykırıma karşı harekete geçmeli. Uluslararası kuruluşlar, sivil toplum ve devletler, işgalci İsrail'in zulümlerinin önüne geçmek için atılması gereken adımları acil bir şekilde atmalı. Bir an önce İsrail saldırıları durdurulmalı ve acilen ateşkes sağlanmalıdır. Filistin'de on yıllardır zulmeden işgalci İsrail'e karşı gereken yaptırımlar derhal uygulanmalıdır.Bütün İslam ülkeleri ve halkları bir araya gelip tepkisini ortaya koymalıdır. İsrail, hukuksuz işgal hareketi ve katlettiği insanlar için uluslararası hukuk önünde ve tüm dünyanın vicdanında hapsedilmelidir" ifadelerini kullandı.