Emekliler zam istiyor

2024 yılın ilk Kabine Toplantısında milyonlarca SSK ve Bağ-Kur emeklisine ilave yüzde 5 zam çıktı. Yapılan ek zam yemekli maaşlarında artış oranı yüzde 42,6'ya yükseldi. Emeklilere verilen yüzde 42,6'lık zammın hiçbir yaraya merhem olmayacağını belirten Malatyalı emekliler, seyyanen zam talebinde bulundu.

Emekliler  zam istiyor

2024 yılın ilk Kabine Toplantısında milyonlarca SSK ve Bağ-Kur emeklisine ilave yüzde 5 zam çıktı. Yapılan ek zam yemekli maaşlarında artış oranı yüzde 42,6'ya yükseldi. Mevcutta 7 bin 500 lira olarak uygulanan en düşük emekli maaşı 10 bin liraya çıkarıldı ancak yapılan iyileştirme emeklileri memnun etmedi.

6 Şubat depremlerinden etkilenen ve zamlarla boğuşan Malatyalı emekliler, verilen zammın hiçbir yaraya merhem olmayacağını ekonomik nedenlerden dolayı zor günler geçirdiklerini ifade ettiler. 6 Şubat depremlerinde büyük yıkımların yaşandığı Malatya'da hayat pahalılığı emeklileri maddi olarak zorluyor. Geçim zorlukları yaşadıklarını belirterek seyyanen zam isteyen Birleşik Emekliler Sendikası Malatya Şube Başkanı Haydar Göktaş basın açıklaması yaptı.  Göktaş, yapılan zammın az olduğunu belirterek, “TÜİK'in sahte verileri ile ortaya çıkan yüzde 38'lik SSK ve Bağ-Kur'lu emekli maaş artışlarını dün Bakanlar Kurulu kararı ile 5 puan daha ek ilave zam yaparak emeklilere ve kamuoyuna duyurdu. Bir de 2024 yılını "emekliler yılı" ilan ettiler ve bunu emeklilere müjdeler olsun diye duyurdular. Biz emekliler, bunun bizlerle alay edilmiş gibi müjdeleme yapılmasını üzücü buluyoruz. Biz emekliler, artık oy verirken düştüğümüz durumları ve yaşadığımız sıkıntıları unutmayacağız. Bu mücadelemiz, sadece kendi geleceğimiz için değil, ülkemizdeki diğer emeklilerin de hakkını savunmak içindir” dedi. Enflasyonun yüksek olduğunu ve emeklilere verilen 10 binin kabul edilemez olduğunu ifade eden Göktaş, “ Yoksulluk sınırının 47 bin, asgari ücretin 17 bin lira ve açlık sınırının 14 bin 431 lira olduğu ülkemizde, enflasyonun her geçen gün arttığı bir dönemde en düşük emekli aylığının 10 bin lira olmasını kabul etmiyoruz. Kanunlarla belirlenen bir asgari ücretin altında emekli aylığı olamazken, dul ve yetim aylığı alan vatandaşlar 4 bin ila 6 bin lira arasında bir gelirle mahkum edilmiş durumda. Bu durumun, "şükür edin" telkinleriyle kabul edilmesi adil değildir” şeklinde konuştu. 

En büyük desteği emekliler verdi

22 yıllık iktidara en büyük desteği emeklilerin verdiğini ifade eden Göktaş, “ Devletin çeşitli kademelerinde görev alanlar, 5-6 farklı kurumdan maaş alırken, yeni emekli olan bir memurun emekliden üç-dört kat daha fazla maaş alması kabul edilemez. Mültecilere her türlü destek sağlanırken, kendi ülkemizde yıllarca emek verip prim ödemiş emeklilere bu haksızlığın yapılması kabul edilemez. 22 yıllık iktidarınızda en büyük desteği maalesef bu emekliler vermiştir. Ancak artık emeklilere sürekli müjde vermek yerine, 2002 öncesi emeklilerin haklarına ve alım gücüne geri dönülmesini talep ediyoruz. Asgari ücrete yüzde 50 zam yapılırken, SSK ve Bağ-Kur emeklilerine yapılan yüzde 42.26'lık artış adaletli değildir. Kök maaş hikayesi ile hala 5 bin-6 bin lira maaş alan dul ve yetimlerimize yüzde yüz zam yapılması talebimizdir. Suriyeli, Afgan, Arap, ve Afrikalı mültecilere sağlanan imkanlar göz önüne alındığında, 30-40 yıl emek vermiş prim ödemiş olan emeklilere de adil bir şekilde destek sağlanmalıdır” diye konuştu. 

Maaş dengelerinin sağlanması gerekli

Emeklilerin devlete yük olmadığına değinen Göktaş, “Hastaneye hasta garantisi verilen yolda, köprü geçiş garantisi verilen süreçte, bizlere de adaletsiz paylaşımın ardından sağlanacak 10 bin lira ile geçim garantisi verilmesini talep ediyoruz. Emekliler devlete yük değil, bedeli peşin ödenmiş bir haktır. AKP'nin iktidara geldiği 2002 yılında bir emekli maaşı, asgari ücretin yüzde 45 fazlasıydı. Bu dengenin sağlanmasını talep ediyoruz. Özellikle depremzedeler, dul ve yetim aylığı alanlar, bu kış aylarında dayanılmaz sıkıntı ve yoksulluk içerisindedirler. Gelirleri açlık sınırının dörtte biri kadar olan bu insanlar için devletin acil önlemler alması gerekmektedir. Malatya ve bölge milletvekillerinin sorunları çözme konusunda bir araya gelmesi ve siyasi çekişmeleri bir kenara bırakarak birlik ve beraberlik içerisinde çözüm arayışına girmeleri önemlidir” diye konuştu.