Değerli okurlar,
Bugün sizlere sokaktan sesleneceğim.
Yaşadığımız şehrimizin ne halde olduğunu görmek için depremle ağır hasar alan Hükümet Konağının yıkılıp yeniden inşa edildiği alana gidip o inşaatın etrafında bir tur atarak gözlem yapmamız yeterli olacaktır.
İnönü Caddesine cephe olan Kapalı Çarşı önü boydan boya yaklaşık 200 metre, Malatya Büyükşehir Belediyesinin Toplu Ulaşım Hizmeti yapan MOTAŞ'a ait otobüslerin park alanı (!) Yaya kaldırımı daracık ve yolun karşısında yaya kaldırımı yok!
Gün boyu burada yatan otobüsler her ne hikmetse park ettikleri yerde bomboş beklerler ve yolcu almazlar. Oysa bekledikleri alanda kalkış saatine 10 dakika önceden yolcularını almaya başlamış olsalar, yolun karşısında bulunan merkezi durakta beklemeksizin yolcu izdihamı yaşanmadan yollarına devam ederler. Yolcular da böylece merkezi durakta hangi otobüse binecekleri hususunda kargaşa yaşamaktan kurtulmuş olurlar. Böylesine bir düzenleme oldukça pratik ve zaman kazandırıcı olacaktır.
Merkezi durağın fiziki dizaynı tam bir ilkellik örneği. Durak görevlilerinin oturduğu alanlar siyah camlı ve içeriden dışarının görülebildiği ancak dışarıdan içerisinin görünmediği afiş kaplı. Kimseye bir şey sormayasın diye düzenlenmiş tam bir kör ebe oyunu gibi. En hafif deyimiyle devlet eliyle vatandaşa karşı yapılmış saygısızlık.
MOTAŞ otobüslerinin park ettiği alanı geçtikten sonra Fuzulî Caddesinin başladığı noktadan başlayan Hükümet Konağının doğu cephesi boyunca yolun sağ tarafı MOTAŞ'ın Otobüs durakları. Yolun sol tarafı ise Söğütlü Camii ve müştemilatlarının inşaat alanı.
Fuzulî Caddesi Fırat İlkokuluna kadar sağlı sollu inşaat perdeleriyle kapatılmış halde, yaya yolu iki kişinin yan yana yürüyemeyeceği kadar dar, burada yürümek tam bir işkence...
Caddenin sol tarafında Saray Mahallesi devasa iş merkezleri ve konut yapılarıyla dikkat çekiyor. Bir anlamda Malatya betonlaştırılıyor. Gün boyu caddeden çamur eksik olmuyor, çünkü, kazılan temellerden kaynayan pınarların suları caddeye salınıyor!
Hükümet Konağının güney cephesi inşaat perdeleri ve konteyner işyerleri ile çevrelenmiş.
Konağın batı cephesi ise yine devasa inşaat alanı ve Kapalı Çarşının üst kısmı konteyner işyerleri ile doldurulmuş...
Evet değerli okurlar, şehrimizin sokaktan görünen sorunları kördüğüm olmuş vaziyette.
Bu 'şehrin sahibi benim' diyen kim varsa belli aralıklarla şehri şöyle bir alıcı gözlerle kolaçan etmesinde şehrimiz adına sayısız faydalar olacağı kanaatindeyim.
Haksız mıyım, ey zat-ı muhterem?