Deprem süreçlerinden sonra birçok sorunla baş başa kalınan ve yaraların sarılmasında en ağır yol alan Malatya’da şehir merkezine çıkıp, yarım saat gezmeniz yeterli dert sahibi olmanız için.
Özellikle Net Haber Gazetesi’nde gündemle ilgili konuları yazmaya başladıktan sonra her gören, durduran yaşadığı problemi anlatıyor.
Yerel medyanın tam olarak görevlerinden biri de bu. Şehirde yaşayanların sesi olabilmek, gazeteyi ya da TV’yi açtıklarında onlardan bir şeyler gösterebilmek.
VERECEKSENİZ VERİN ŞU PROMOSYONU!
Geçtiğimiz yıl Yeşilyurt Belediyesi 27.500 Lira gibi bir promosyon anlaşması yapmış, bunun 24.500 Türk Lirasını da çalışanına ödeyerek personeline ciddi bir jest yapmıştı.
Benzer bir hamle Büyükşehir ve Battalgazi’den gelir mi diye çokça yazılar yazılıp, üzerine yorumlar yapılsa da Yeşilyurt’un bu konuda yanına bile yanaşılamamıştı.
Battalgazi Belediyesi 11.700 TL ile geçtiğimiz aylarda işçisinin kafasından bu beklentiyi iyi-kötü çözdü, gündeminden kaldırdı.
Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin promosyondan yararlanacak MASKİ ve bazı şirketler dahil yaklaşık 4 bine yakın personeli var. Bu rakam memurların eklenmesi ya da işe yeni alınanların bir yılı doldurup doldurmamasına göre değişebilir.
Görüşmeleri İnsan Kaynakları Daire Başkanı İsmail Nacar ve Melid Şirketi adına Mustafa Sayın yürütüyor. Bankalarla son pazarlıkta 11.500 TL civarı bir rakam sunulmuş. Belediye yetkilileri elbette daha fazla rakam olmasını ister, personel de öyle.
Ancak bu işin bu kadar uzaması Büyükşehir hanesine eksi yazıyor, uzadıkça yazmaya da devam ediyor. Muhtemeldir ki 2024 yılını bekleyip bankalardan daha yüksek bir teklif almak isteyecekler ya da mevcut sözleşmenin bitmesini. Fakat şöyle bir dönemde personelin bu kadar bekleyecek vakti var mı?
Onu iyi hesap etmeleri lazım.
Personel bu görüşmeleri hangi bürokratın yürüttüğüne bakmıyor, Selahattin Gürkan’ın bu işi çözmesini bekliyor.
Azsa az, çoksa çok!
NÖBETÇİ ECZANELERDE YOĞUN KUYRUK
Şehrimizin son günlerde bir diğer sorunu da nöbetçi eczanelerin belirlenme şekli ve azlığı. Muhtemelen 6 Şubat sonrası eczacı sayısında da ciddi bir azalma oldu.
Bununla birlikte bazı günler belirlenen nöbetçi eczanelerin bir birine olan uzak konumları ya da şehir merkezindeki tek nöbetçi olması ya da tüm bunların üst üste gelmesi gece hasta hasta ilaç bekleyen vatandaşları ciddi mağdur ediyor.
Uzayan ilaç kuyrukları bu yüzyıla yakışmıyor!
AFAD’I ANLAMA KILAVUZU GEREK!
Depremlerden sonra elbette AFAD ve Çevre Şehircilik kurumlarının üzerlerine ciddi yük bindi. Ancak her iki kurum da bazen kafa karışıklığı yaratmak için adeta bir birleriyle yarışıyor.
Ortadan hafif, hafiften ağır, ağırdan orta, azdan çok, çoktan az…
Çevre Şehircilik sırf bu hasar tespit çalışmaları yüzünden nasıl ki ciddi prestij kaybettiyse, daha fazlasını AFAD yaşıyor.
Hane başı destek ödemesinden tutun da kira yardımı, konteynere yerleşme sürecine kadar millete dünyanın zorluğunu yaşattılar.
Şimdi ‘Hak Sahipliği’ konusunda aynı kargaşa.
İnsanlar bizi arayıp, ‘Hak Sahipliği sorgulamamda Değerlendirildi yazıyor acaba ne anlama geliyor’ diyor.
Yahu niye daha yalın daha açık bir sistem oluşturmuyorsunuz. 20 gün sonra açıklayın ama ya ‘hak sahibisin ya da değilsin’ deyin.
Geçen bu konu yüzünden AFAD önünde tartışma bile çıktı.
Basit şeyleri karmaşık hale getirmekte üstünüze yok!