Kınasın Dünya
Enes Tarım
Geçtiğimiz gün Mısır Cumhurbaşkanı Sisi'nin çağrısı üzerine Filistin’deki ölümleri görüşmek üzere Mısır'da bölge liderlerinin ağırlandığı Kahire Barış Zirvesi yapıldı.
Zirvede söz alan İslam ülkeleri liderleri Filistinlilerin zorla yerinden edilme çabalarını reddettiler.
Kahire Barış Zirvesi olarak da adlandırılan "Gazze'deki Gelişmeler, Filistin Davasının Geleceği ve Barış Süreci" konulu Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'ne çok sayıda ülkenin üst düzey temsilcileri katıldı.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri de oradaydı.
O da kınadı İsrail’i…
Hatta Gazze'ye yardımların yavaş ilerlemesini kınayarak "Bir yandan yüzlerce kamyonun gıda ve diğer temel malzemelerle dolup taştığını gördüm. Öte yandan sınırın hemen ötesinde iki milyon insanın susuz, gıdasız, yakıtsız, elektriksiz ve ilaçsız olduğunu biliyoruz. Çocuklar, anneler, yaşlılar, hastalar. Bir tarafta gıda kamyonları, diğer tarafta boş mideler" falan da dedi.
***
Hülasa boş toplantılar ve klişe laflar.
İsrail, vahşete hız kesmeden devam ediyor.
Hiç soluklanmadan sabilerin üzerine fosfor bombaları atıyor.
Bundan sonra ne mi olur?
Kınayan ülkelere birkaç devlet daha katılır.
Halkı Müslüman ülkelerde protesto mitingleri yapılır birkaç hafta Cuma namazı sonrası.
Birkaç kanat önderi gözyaşı döker protestolarda.
Baya bir hüzünleniriz yani.
Kahrolsun Amerika kahrolsun İsrail falan deriz.
Miting dönüşü yolda karşılaştığımız her halinden mitingden kaytardığı belli olan mücahit kardeşimize seni mitingde göremedim gelmedin mi bak bizler oradaydık der; onu süklüm püklüm utanç hali ile baş başa bırakarak evimize döneriz…
Velhasıl sadece slogan…
***
Abdulbaki Kömür’ün bir zamanlar çokça dinlediğim “Kınasın Dünya” isimli bir şiiri vardı.
Bu vesile ile onu buraya bırakayım.
İlk dinlediğimden bugüne yaklaşık otuz yıl geçmiş.
O günden bugüne demek bir şey değişmemiş.
Heyhat…
***
KINASIN DÜNYA
Kınasın dünya, kınasın dünya halkları
Barış uzlaşma formülleri arasın insanlar
Hümanizm çığlıkları atsın bir yerlerde enteller
Yenidünya düzenleri planlasın emperyalistler
Geyik muhabbetiyle geçirsin ömrünü aydınlar
Kılı kırk yargılasın bakalım hukukçular…
Kınasın papa, Vatikan kilisesi
Ortodoks ruhani lideri, baş haham duymasın
Lamalar tekzip etsin ne yazar
Nota göndersin bilmem hangi devletin cumhur reisi
Meclislerde bütçe müzakereleri tartışıladursun hararetle
Enflasyon alsın yürüsün
Emisyon hacmi görüşülsün komisyonlarda
Kapalı kapılar arkasında pay edilsin mümbit araziler
Afrikalı aç çocuklar a toplanan yardım malzemeleri
Hiç edilsin emek, haram helal gözetmeksizin masa başında
Yoksulun yiyeceği alınsın elinden
Çöp bidonlarını yalasın açlıktan nefesi kokanlar
Amerikan bayraklı jinler giysin yeni yetmeler
Atariyle oyalansın kenar mahallenin sümüklü çocukları
Öyle mi!
Kınasın dünya, kınasın hicaz müftüsü
Conileri çağırsın 1 milyar Müslümanın kıblegahını korumaya
Sazlı, sözlü Petro dolar alemleri yapılsın kutsal topraklar üzerinde
Esirgesin emirler, şeyhler kuruşlarının hayrı için
Fetva üretsin nabız şerbetini yetime fetva makamı
Sultanların gölgesinde gölgelensin
Hurma yemenin kırk bin faziletini kırk bin ciltli kitaplarda anlatsın
Şerhin hüsnü icabında
Öyle mi!
Kardeşlerim tayın ekmeğini bölerken ondörde
Ayın ondördüne yakalınırken dağlarda
Ondörtlülerle taranırken vahşice
Daha ondördünde vurulurken
Öyle mi!
Devlet başkanının alnı secdeye değiyormuş bir ülkenin bana ne
Kardeşlerim gömülürken topluca mezara
Ölümün, işkencenin envai çeşitleri duyuluyorken canevlerine
Faiz oranları düşüyormuş başka bir ülkede bana ne
Kardeşlerim çocuklarını babasız, eşlerini dul bırakıp
Dağlarda bir kavgaya tutuşuyorlarken ölümüne
Bir ülkede esanslar artık alkolsüz üretiliyormuş kime ne
…
Yetimler, öksüzler, dullar, şehit anaları, şehit babaları
“İnnalillahi ve inna ileyhi raciun” hükmüne razı olurken
Rızık endişesini ellerinin tersiyle kenara itmiş
Onca yoksulluğa rağmen
Şeker bayramları hararetle kutlanıyormuş hala kime ne
İyi anlat kardeşim, iyi anlat daha ölmediğini ölmediğimizi
İyi anlasınlar ölümün pahasını
Kavgaysa kavga, dövüşse dövüş, savaşsa savaş…
Selam ve dua ile…
