Senfonik Konser
Abdullah Ergün
1975 yılında eğitim hayatına başlayan İnönü Üniversitesinin 50.yılı etkinlik programında yer alan ve İnönü Üniversitesi ve Turgut Özal Üniversitesi Birleşik Orkestra ve Korosu tarafından gerçekleştirilen “Özel Konser” daha çok ekranlarda gördüğümüz benzer orkestra ve koro performanslarından geri kalmadığı görüldü.
Gerek Orkestra gerekse koronun birbirinden güzel eserleri seslendirdiği konsere olan ilgi benim için sürpriz olmadı.
Son yıllarda “Popüler Müzik” adı altında yaşanan sanatçı enflasyonunun yaptıkları müzik sound ve sözler gerçek müzik severlerin duygularına hitap etmiyor.
Bu konuda fazla seçeneklerde bulunmuyor.
Yaz Konserleri kapsamında sahne alan sanatçıların sahne performanslarının beklentilerin altında kalması sürpriz değil.
Müziğimizin en verimli olduğu yıllarda sanatçı kalitesinin yanında beste ve sözler arasındaki uyum toplumun her kesimi için doğal denge konumundaydı.90’lı yıllardan sonra müziğimizde yaşanan baş döndüren değişim bir anda her şeyi tersine çevirdi.
Avrupa’nın en çok dinlenen ve izlenen TV Müzik kanallarında 1960,70 ve 80’lerin parçaları çalınıyor ve izleniyor.
Fecri Ebcioğlu ve Sezen Cumhur Önal’ın Fransa ve İtalya’da popüler olan şarkıcıların “hit” olan parçalarına yazdıkları Türkçe sözlerin olduğu melodilerin günümüzde radyolarda çalınması ve TV ekranlarında gösterilmesi halinde şimdilerde müzik yaptıklarını sananlar kendi köşelerine çekilirler.
Kongre ve Kültür Merkezini dolduran müzikseverlerin salona gelirken değişik müzik türlerinden oluşan repertuvarın kendilerine sunduğu mutluluğu konser sonrasına kadar devam ettiğini görmekte çok güzeldi.
6 şubatta yaşanan depremlerden sonra şehirde yaşanan olumsuz tablonun ortadan kalkması için Kültür-Sanat faaliyetleri ve sportif yarışmalar büyük önem taşıyor.
Şef Prof.Dr Ersan Çiftçi yönetimindeki Birleşik Orkestra, izleyicilerin aşına olduğu parçaları seslendirirken, salonda bulunan dev koronun sahneyle olan uyumu sonrasında ortaya çıkan tablo müziğin evrensel yönünü bir kez daha ortaya çıkarttı.
Repertuvarda yer alan ve zorluk derecesi yüksek olan bazı parçaların gerek yorumcular gerekse orkestra tarafından aşağıya indirgenmesi kusursuz tamamlanan konserin anekdotları arasında yer alıyordu.
Ünlü Amerikalı Besteci Harold Arlen’in “Somewhere Over The Rainbow” adlı bestesini yorumlayan Dr. Öğr. Üyesi Bilgehan Aycan’ın Emma Shapplin performansını aratmayan yorumu oldukça etkileyiciydi.
Müziğimizin unutulmazları arasında yer alan Hammamizade İsmail Dede Efendi’nin Yine Bir Gülnihal’in yanında Yeşilçam filmlerinden aşına olduğumuz Cahit Berkay’ın “Sihirli Ay” ve sahne ve izleyiciler arasındaki birlikteliğin tavan yaptığı “Çökertme” parçasının yorumlandığı anlarda ortaya çıkan ambiyans konserin her haliyle unutulmayacağını gösterdi.
Gecenin en büyük sürprizi Prof.Dr Ersan Çiftçi’nin İnönü Üniversitesi’nin 50. yılı için yapmış olduğu “50.Yıl Marşı” oldu.
Yaylılar ve vurmalı enstrümanların ön plana çıktığı marş, hem melodi hemde koronun kusursuz seslendirdiği sözleriyle bundan sonraki etkinliklerde üniversitenin müzik alanındaki manifestosu olacak izlenimini bıraktı.
Şehir-Üniversite birlikteliğine katkı sunacak olan bu tür etkinliklerin şehir merkezinde de yapılması halinde genelde dilek ve temenniler bölümünde kalan söylemlerde hayata geçmiş olacaktır.
İnönü Üniversitesinde yapılan bu tür etkinlikler tanıtım noktasında beklentilerin altında kalıyor.
Genelde konserlerde görme şansını yakaladığımız Prof.Dr. Ersan Çiftçi ile ayak üstü yapıtımız sohbetlerde “Bunları da yapalım sonucuna vardığımız müzik projelerinin hayata geçmesi halinde iki taraf için çok daha iyi görüntüler ortaya çıkacaktır “düşüncem yapılan son konserden sonra dahada güçlü hale geldi.
