Malatya'da binlerce öğrenciye sosyal destek…
Malatya Valiliği ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü iş birliğiyle hayata geçirilen 'Önem Projesi' kapsamında, cezaevinde anne ya da babası cezaevinde bulunan ya da psikolojik zorluklar yaşayan 7 bin 716 öğrenciye sosyal destek sağlanacak.
Malatya Valiliği ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından hayata geçirilen Özel Nedenlerin Engelleriyle Mücadele (ÖNEM) Projesinin Gala Programı gerçekleştirildi. Proje kapsamında, kente 551 okulda öğrenim gören 7 bin 716 öğrenciye sosyal destek sağlanacak. Proje, anne ya da babası cezaevinde olan psikolojik zorluklar yaşayan çocuklara umut olmayı amaçlıyor.
Malatya Valisi Seddar Yavuz’un himayelerinde başlatılan Özel Nedenlerin Engelleriyle Mücadele (ÖNEM) Projesinin Gala Programı gerçekleştirildi. Malatya Büyükşehir Belediyesi Sanat Merkezi’nde (MABESEM) gerçekleştirilen gala programına Vali Seddar Yavuz’un yanı sıra Malatya Cumhuriyet Başsavcısı Ömer Mete, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, 7'nci Anajet Üs Komutanı Hv.Plt.Tuğg. Hüseyin Sabri Akyol, İl Jandarma Komutanı Tolunay Başer, İl Emniyet Müdürü Arif Çankal, İl Milli Eğitim Müdürü Behçet Bakır, öğretmenler, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.
7 Bin 716 Çocuğa Sosyal Destek Verilecek
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, proje kapsamında düzenlenen gala programında yaptığı konuşmada, “Valimiz Seddar Yavuz himayesinde ve İl Milli Eğitim Müdürlüğümüzce büyük bir özen ve hassasiyetle yürütülen Önem Projesi bizlere bir kez daha gösteriyor ki bir çocuğun kalbine dokunmak geleceğe umutla bakabilmenin en güçlü yoludur. Toplumda 7 bin 716 çocuğumuza sosyal destek sunmayı hedefleyen bu kıymetli proje dezavantajlı çocuklarımızın ebeveynin cezaevinde olan ya da çeşitli psikolojik zorlukları yaşayan evlatlarımızı kapsamak bildiğiniz gibi bu çocuklarımızın en çok ilgiye, sevgiye ve şefkate ihtiyaç duyan aynı zamanda toplumsal dayanışma ve kalkınma açısından en büyük potansiyele sahip bireyler. Malatya Büyükşehir Belediyesi olarak bizler de bu anlamda projenin bir paydaşı olmaktan büyük bir onur ve sorumluluk duyuyoruz. Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımız için elimizi taşın altına koymak yalnızca bir görev değil aynı zamanda vicdani ve insani bir sorumluluktur. Çünkü inanıyoruz ki bir çocuğun elinden tutmak sadece onun değil, tüm toplumun kaderine yön vermektir” ifadelerini kullandı.
Vali Yavuz: “Tebessüm Sebebi Olmak İyilik Hareketinin Özü”
Çocukların sağlıklı bireyler olarak yetişmesinin toplumsal huzur açısından büyük önem taşıdığını belirten Vali Yavuz, “Bir çocuğun elinden tutmakla bir şey olmaz denebilir ama bütün başarılar da sadece ilk başlangıçlarla başlar. Dolayısıyla milletimizin geleceği olan sevgili evlatlarımızın kimlik ve kişilik inşasında onların olmak, onlara destek olabilmek, onların yüzündeki tebessümün sebebi olmak, herhalde iyilik hareketinin de en güzel örneklerinden biri olsa gerek. 2009 yılında başladığımız bu yolculuk bize birçok evladımızın hayatında önemli değişiklikler yapma imkan ve fırsatını bahşetti.
Özellikle kalabalıklar içerisinde yalnızlığın arttığı, ve sorun çözme becerisinin giderek azaldığı, bütün imkanlara rağmen insanların imkansızlıklar içerisinde bocaladığı, modern çağın belki yüzleştiği en büyük sorunlarla karşı karşıyayız. Parçalanmış aileler ve aileler parçalandığı gibi artık insan çocuklarımdan da boşanmaya, çocuklarımdan da ilgisizleşmeye, tamamen ben ne olacağım kaygısı ve endişesi, diğer taraftan dijital çağın getirdiği tüm olumsuzluklar hepimizi derinden sarsıyor. Ama özellikle sevgi ve şefkat yoksunluğu içinde büyüyen, hak ettiği ilgiyi göremeyen, diğer taraftan diğer arkadaşlarına göre, akranlarına göre çeşitli dezavantajlarını bulup bulunan evlatlarımız mevcut. Sorunun aslında tespiti ve çözümü ikisi bir arada olduğunda daha iyi netice verebileceğine inandığımız bir husus bu. Dolayısıyla eğer bir problem ve bir sorun varsa bu sorunun kabul edip nasıl çözülebileceğine yoğunlaşıp çözmemiz mümkün. Diğer taraftan çağımızın en büyük vebası bulaşıcı hastalığı da maalesef bağımlılık. Giderek artan bağımlılık zihinleri ve bedenleri esir almaktan akılları ve iradeyi yok etmekte ve geleceğimizi karartmaktadır. Bu anlamda erken çocukluk döneminde kişilik ve kimlik inşası sevgi ve şefkat yoksunluğunun insanda getirdiği olumsuzlukları ortadan kaldırabilmek de bizim temel hedefimiz” dedi.