Keskin Hoca'nın Davası ve Etkisi Anlatıldı: Müslümanlar onu çok iyi tanımalı…
Malatya'da BİLSAM'ın düzenlediği 'İz Bırakanlar' paneliyle anılan merhum Ramazan Keskin Hoca'nın hayatı ve fikirleri konuşuldu. Panelistler, Keskin Hoca'nın Müslümanların düşünce dünyasında çığır açtığını vurgulayarak, 'Müslümanlar onu çok iyi tanımalı' ifadesini kullandılar.
Müslümanların En Büyük Düşmanı; Cehalet, Fakirlik ve Tefrikadır
Ramazan Keskin Hoca'nın oğlu Davut Keskin, babasının eleştiri anlayışını aktarırken, "Bize eleştiriyi şöyle bir örnekle öğretmişti: 'Müslümanların en büyük düşmanı ne Amerika'dır, ne Rusya'dır, ne Çin'dir... Müslümanların en büyük düşmanı cehalet, fakirlik ve tefrikadır.' Türkiye'yi ve dünyayı kurtarmak için yola çıktığımızda farklı cemaat ve gruplara gittik. Ancak gördük ki herkes kendi küçük dünyasından memnundu, büyük bir birliktelik düşüncesi yoktu. Hocamız, Müslümanların her koşulda birliğinden yanaydı ve küçük anlaşmazlıklarla ayrışmaya karşıydı. Aile içinde, dost çevresinde veya Müslümanlarla yaşadığı kırgınlıkları tek başına yaşar, bunları kitlesel bir soruna dönüştürmezdi," ifadelerini kullandı.
Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun inşallah. Ramazan hocanın Malatyalı müslümanlar üzerinde çok emeği ve hakkı var. Akpınarda küçük bir mescidi, bir mektebe dönüştürdü. Ömrünü, İslami yaşamaya ve bunu topluma aktarmaya adadı. Hoca, klasik bir hoca değildi. Kendine has bir üslubu ve tarzı vardı. Şahsen ben onun vesilesi ile çok şey öğrendim. Hocaların çoğu, yükünü başkalarına taşınır. Ama, Ramazan hoca herkesin yükünü alırdı. Cuma günleri onun vaaz ve hutbesini dinlemek için ilçelerden- köylerden birçok insan gelir, Akpınar onun sesiyle çınlardı. Allah rahmet eylesin, Malatyanın önemli bir değerliydi.
Bakmadan Geçme