Malatya'nın tarih sahnesindeki yürüyüşü: Kimler geldi, kimler geçti!
Malatya, eski medeniyetlerin izlerini taşıyan, tarih boyunca birçok kültüre ev sahipliği yapmış önemli bir şehir. Battalgazi'nin kahramanlıklarıyla da bilinen bu kadim şehir, Malatya il olmadan önce nereye bağlıydı? İşte Malatya'nın tarihi hakkında detaylar…
Malatya, tarih boyunca birçok farklı medeniyete ev sahipliği yapmış, kültürel zenginlikleriyle dikkat çeken bir şehir olma özelliği taşır. Hititler, Frigler, Urartular, Asurlular, Selçuklular ve Osmanlı Devleti gibi pek çok medeniyet, Malatya’yı yerleşim alanı olarak kullanmış ve bölgeyi etkileyen izler bırakmıştır. Malatya il olmadan önce ise Sivas ve Adıyaman illerine bağlıydı ve tarihsel süreçte önemli bir stratejik öneme sahipti.
Malatya, aynı zamanda Türk tarihinde de büyük bir öneme sahiptir. Şehir, özellikle Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde önemli bir kültürel ve ticari merkez haline gelmiştir. Battalgazi, Malatya'nın kahramanlıklarıyla bilinen önemli figürlerinden biridir. Malatya'da gerçekleşen pek çok olay, bölgenin askeri ve kültürel yapısının şekillenmesinde büyük rol oynamıştır. Bölgenin eski medeniyetlerden kalan yapıları ve kültürel mirası, Malatya’nın tarihine ışık tutuyor.
Malatya’nın Önceki Yerleşimi
1838 yılına, Osmanlı ordusu komutanı Hafız Paşa, karargahını Harput Mezra’dan Malatya’ya taşıyınca, Eski Malatya (Battalgazi) tamamen terk edilmeye başlandı. Askerlerini barındıracağı ev bulamayan Hafız Paşa, bağlara göçen halkın evlerine el koydu. Ordu, 1838-1839 kışını Malatya’da geçirince kent halkı bağlara sığınmak zorunda kaldı. Bağların bulunduğu Asbuzu yöresi (bugünkü) Malatya olarak gelişmeye başladı. Ordu Nizip Savaşı için Eski Malatya’dan ayrıldıktan sonra, halk harap olmuş evlerine dönmedi.
Malatya’dan geçen İngiliz gezgin, W.F. Ainsworth, askerlerin ayrıldığı kentte, yıkık 500 ev bulunduğunu yazmaktadır. Charles Texier de, kervansarayların ıssız, evlerin perişan olduğunu belirttikten sonra Eski Malatya’nın yakında kent olmaktan çıkacağını belirtmektedir. Yeni Malatya’nın kurulduğu Asbuzu yöresi, sulu bahçeler ve bağlardan oluşmaktadır. Ayrıca bağ ve çevrelerinde ufak yerleşim yerleri de bulunmaktaydı. Zamanla dış mahalleler Asbuzu ile birleşti. Malatya 19. yüzyıl boyunca küçük bir kent olarak kalmış, asıl gelişmesi Cumhuriyet döneminde olmuştur.
Malatya Eskiden Nereye Bağlıydı
Malatya’da 1518-1530-1560 yıllarında üç defa sayım yapılmıştır. 1530 yılında kent nüfusu 300 kadardı. 1560 yılında ise 8700’ü bulmuştur. 16. yüzyıl ortalarında Malatya’da 32 mahalle vardı. Malatya yöresi, Osmanlıların klasik döneminde, Maraş eyaletine bağlı bir Liva (Sancak) idi. 1831 yılındaki idari değişiklikle, Malatya Liva’sı, Maraş Merkez Liva, Samsat ve Gerger Liva’larıyla birlikte Maraş eyaleti sınırları içinde yer almakta idi. 1847 yılındaki idari bölünmede Malatya Livasının bu defa Harput eyaletine bağlandığı görülmektedir. Malatya’nın yanı sıra, Harput eyaletinin diğer Livaları Merkez Liva, Arapgir ve Besni’dir. 1867 yılındaki vilayet nizamnamesi ile Malatya Liva olmaktan çıkıyor ve kaza’ya dönüşüyordu.
Bu dönemde, Malatya kazası, Diyarbakır vilayetinin Mamuret-ül Aziz Sancağına bağlı kazası idi. 1877 yılındaki Devlet Salnamesi, Malatya’nın, Diyarbakır vilayetine bağlı bir sancak olduğunu kaydetmektedir. Bu dönemde, Malatya sancağının kazaları sırasıyla; Akçadağ, Besni, Hısınmansur ve Kâhta idi. Arapgir kazası ise Mamuret-ül Aziz’e bağlı idi. 1892 yılındaki Devlet Salnamesi Malatya sancağının Diyarbakır vilayetinden alınarak, Mamuret-ül Aziz vilayetine verildiğini belirtmektedir.
Bu dönemde Malatya Sancağının kazaları, 1877 yılındaki durumlarını muhafaza etmekte idi. Cuinet, Malatya Sancağının 1891 yılında 5 kazası, 9 nahiyesi ve toplam 1240 köyü olduğunu yazmaktadır. 1918 yılında Malatya Sancağı, 1892 yılındaki durumunu korudu. Bugün Malatya’ya bağlı olan Darende kazası ise 1867 yılından sonra Sivas Merkez Sancağına bağlıydı. Osmanlı döneminin sonunda Müstakil Mutasarrıflık olan Malatya, bu durumunu 1924 yılına kadar sürdürmüştür.