Malatya'nın 58 yıllık saltanatı bitiyor mu? Kayısının yıllara göre dünya ticaretindeki serüveni….!
Malatya kayısısı, dünya ticaretindeki liderliğini korurken, iklim değişikliği ve değişen pazar dinamikleriyle mücadele ediyor. 12 Nisan'daki zirai don, ihracat rakamlarını olumsuz etkilerken, uzmanlar sürdürülebilir tarım politikaları ve pazar çeşitlendirmesinin önemine dikkat çekiyor. Malatya kayısısının ihracattaki değişimini, tarihsel süreç içindeki gelişimini araştırdık.
Dünya kuru kayısı üretiminde tartışmasız lider konumda bulunan ve "kayısının başkenti" olarak bilinen Malatya, 58 yıldır sürdürdüğü bu unvanı korumak için zorlu bir süreçten geçiyor. Şehrin ekonomisinin can damarı olan ve 50 binden fazla aileyi doğrudan etkileyen kayısı sektörü, son dönemde yaşanan iklimsel felaketler ve küresel pazar dönüşümleri nedeniyle ciddi bir sınav veriyor.
Malatya kayısısının küresel pazardaki rekabet gücünü koruması ve liderliğini sürdürmesi için iklim değişikliği, verimlilik ve pazar stratejileri konularında kapsamlı ve sürdürülebilir politikaların geliştirilmesi büyük önem taşıyor.
Don Felaketi İhracatı Vurdu
11 Nisan'ı 12 Nisan'a bağlayan gece, Türkiye genelinde 36 ilde etkili olan zirai don felaketi, Malatya'da kayısı bahçelerinde büyük zarara yol açtı. Gece saatlerinde hava sıcaklığının eksi 3 ila eksi 13 dereceye kadar düşmesi, hasadın önemli ölçüde etkilenmesine neden oldu. Bu durum, Malatya Ticaret Borsası'nın mayıs ayı verilerine de yansıdı. Geçtiğimiz mayıs aylarında 6 bin tonun üzerinde seyreden kuru kayısı ihracatı, 2025 yılı mayıs ayında 3 bin 697 tona gerilerken, elde edilen gelir 21 milyon 871 bin dolar seviyesinde kaldı. Uzmanlar, don felaketinin etkilerinin 2026 yılına kadar ihracat rakamlarında düşüşlerin süreceğini belirtiyor. Ancak Avrupa ülkelerinin, fiyat dalgalanmalarına rağmen Malatya kayısısına olan ilgisi devam ediyor.
Kayısının Küresel Serüveni ve Malatya'nın Değişen Rolü
Malatya Turgut Özal Üniversitesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bayram Murat Asma'nın 2024 yılında yayımlanan 'Kayısı Ağacından Hikayeler' kitabı, kayısı sektörünün geçmişten günümüze olan serüvenini detaylı bir şekilde gözler önüne seriyor. Kitapta yer alan "Dünya Kayısı Sektöründe Değişim ve Dönüşüm" başlıklı yazıda, son elli yılda yaşanan yapısal değişiklikler ve küresel dönüşümler mercek altına alınıyor.
Peki, dünya kayısı sektörü nasıl bir değişim yaşadı? Türkiye’nin bu alandaki liderliği zirai felaketler karşısında nasıl etkileniyor? Zirai don, iklim krizi ve küresel pazar dinamikleri ışığında Türkiye’nin sektörel dönüşümü nasıl şekillenecek? İşte veriler….
Prof. Dr. Asma'nın derlediği bilgilere göre, 1961 yılında dünya kuru kayısı ihracatı 5 bin ton iken, Türkiye bin 900 ton ile lider konumdaydı. Ancak 1963'te İspanya ve ABD'nin gerisine düşen Türkiye, 1964 ve 1965'te yeniden liderliği ele geçirse de 1966'da tekrar İspanya'ya kaptırdı. 1967 yılı ise Malatya kayısısı için bir dönüm noktası oldu. Türkiye, bu tarihten itibaren 58 yıldır dünya kuru kayısı ihracatında birincilik kürsüsünü hiçbir ülkeye kaptırmadı.
Ancak son dönem verileri, Türkiye'nin kuru kayısı ihracatındaki artış hızının yavaşladığını gösteriyor. 2000-2009 döneminde dünya pazarındaki payı yüzde 87,2 ile zirve yapan Türkiye'nin, 2020-2022 ortalamasına göre payı yüzde 56,8'e gerilemiş durumda.
İlginç bir şekilde, 2022 yılı verilerine göre Türkiye, 96 bin 815 ton yaş kayısı ihracatı ve yüzde 26,8'lik pay ile İspanya'yı geride bırakarak ilk kez yaş kayısı ihracatında liderliğe yükseldi. Prof. Dr. Asma, bu değişimin, kuru kayısı pazarındaki pay azalırken yaş kayısı pazarındaki artışın önemli bir göstergesi olduğunu belirtiyor.
Verimde Gerileme ve Çözüm Önerileri
Tarımsal Ekonomi ve Politika Geliştirme Enstitüsü tarafından yayımlanan 'Ürün Raporu Kayısı 2023' verilerine göre, dünya kayısı üretiminin yaklaşık yüzde 70'ini karşılayan ilk 10 ülkenin verim ortalamaları incelendiğinde, Türkiye'nin verim konusunda geride kaldığı görülüyor. 2021 yılında Özbekistan 11 bin 731 kg/ha ile birinci sırada yer alırken, Özbekistan’ı 10 bin 686 kg/ha ile İtalya, 8 bin 361 kg/ha ile Pakistan ilk 3 sırada yer aldı. Türkiye 5 bin 931 kg/ha, İran ise 5 bin 356 kg/ha verim ile dünya ortalama veriminin altında kaldı.
Peki, Malatya'nın kayısıdaki 58 yıllık "saltanatı" tehlikede mi? Uzmanlar, bu sorunun yanıtının atılacak adımlarda gizli olduğunu belirtiyor.
Prof. Dr. Asma ve diğer uzmanlar, Malatya kayısı sektörünün geleceği için şu önerilerde bulunuyor:
Kayısı sektöründeki değişimler, uzman ekipler tarafından kapsamlı bir şekilde analiz edilmeli. İhracat hedeflerine ulaşmak için yeni pazarlar oluşturulmalı, tüketicilere yeni ürünlerle tüketim alışkanlıkları kazandırılmalı ve tanıtım-promosyon çalışmalarıyla mevcut tüketicilerin kayısı tüketim sıklığı artırılmalı. Kayısının üretimi, kalitesi, verimliliği, pazarlanması ve sürdürülebilirliği konuları kapsamlı bir şekilde araştırılmalı. Pazarın talebini dikkate alan ıslah çalışmalarıyla yüksek kalitede yeni sofralık çeşitler ıslah edilmeli ve Malatya'da kayısı hasat sezonu en az üç aya çıkarılmalı. Yarı bodur anaçlara aşılanarak çoğaltılmış fidanlar, modern tarım yöntemleriyle damlama sulama, bilinçli budama, gübreleme ve meyve seyreltme üretilmeli ve yaş meyvenin en az yüzde 30'u sofralık olarak satılmalı.