Malatya'da Saklı Cennet: Sıcaklardan Kaçıp Cebini Düşünenler Akın Ediyor
Şehir gürültüsünden bunalan ve uygun maliyetli bir tatil arayanlar için Malatya'nın Arapgir ilçesi öne çıkıyor. Doğal serinliği ve görsel güzellikleriyle meşhur olan Arapgir, bütçe dostu bir tatil alternatifi sunuyor.
Malatya’da turizm denilince akla ilk gelen ilçelerinden biri olan Arapgir uygun yaşam maliyeti, estetik şehir planlaması ve son yıllarda artan yatırımlarla adeta bir cazibe merkezine dönüştü. Şehir gürültüsünde uzak, doğal serinliği ve görsel güzellikleriyle meşhur olan Arapgir, lezzetli yemekleriyle de ziyaretçileri âdeta büyülüyor.
Peki Arapgir’de mutlaka gezilmesi gereken yerler neresi?
Kozluk Çayı
Sivas Divriği ve Arguvan sınırlarında çıkarak ilçeye kuzeybatıdan, kuzeydoğuya doğru kıvrımlar, yaylar çizerek ilerleyen çay Keban baraj gölüne katılır. Kayaarası adıyla bilinen kayalıklı, geçişi engebeli arazi şekli başlar. Çayın akışı hızlı ve dardır. Suyun akış yüzeyi iki metre genişliğine kadar daralır. Bu boğaz kanyon özelliği taşır. Yaz aylarında doğa sporlarının yapılmasına uygun mekândır. Hala tabiatın bozulmamış alanlarıdır. Yabani yaşamın izlerini gösterir.
Kozluk çayının sarıbalık şeklinde isimlendirilen sazan türü balığı balıkçılar tarafında rağbet görür. Ortalama 8 km uzunluğunda olan vadinin her iki yakasında tarıma elverişli düz araziler bulunuyor. Bu araziler Arapgir’ in ve çevre ilçelerin sebze- meyve ihtiyacının % 80 ini karşılıyor.
Berenge Deresi
Berenge Deresi ‘nin ilk ana kaynağı Rakımı 2400 metreyi bulan Göldağı bölgesindeki Kuyruksallamaz tepesidir. İlçenin yükseltisi kar, yağmur ve kaynak sularıyla Çevizlidere ismini alan Göldağı’nın güney yamaç ve tepelerinin toplanan sularıdır. İlçe merkezine gelene kadar Çevizlidere’ye birkaç su kaynağı daha ilave olur ve berenge deresini oluşturur.
Çit(Miran) Çayı
Sarıçiçek Yaylasından çıkan, çay batıdan doğu istikametine dağlık, kayalık, vadilerden geçerek doğuya ilerleyip Keban Baraj Gölüne dökülür. Kaynakları Çanakcı’nın kuzey ve kuzeybatısından gelen sular oluşturur. Çanakcı’dan kıvrımlarla doğu ve kuzeydoğuya yay çizerek Kekikpınarı Köyü’nden kuzeyden gelen kaynaklarını da alarak, , kuzeydoğuya kıvrımlarla yay oluşturarak Kuşak Köyüne gelir. Çay güneye yönelerek Efelerden geçer Çit Köyü ‘ne güneydoğudan gelerek güneye doğru akarak Çatköy ‘ün kaynağıyla birleşir. Demir, Ormansırtı Köylerinden aldığı kaynaklarla çay Kışlacık, Çaybaşı Köylerinden geçerek Baraja katılır.
Kayaarası Kanyonu:
Arapgir ilçesi sakinleri tarafından Kayaarası diye adlandırılan yer Çınarpınarı’ndan başlayan Hapuşka’dan sona eren yaklaşık 10 km.lik doğal mekân.
Çınarpınarı Kayarsının bilinen en yakın başlangıç yeridir buradaki kaynak su özelliği ile dikkat çeker bu geniş çay kısmı yukarılara doğru daralarak çıkar, bazen iki metre civarına kadar çayın suyu daralır. Alibendi denilen kaynak suyun olduğu kayalık dar bir mekân ikinci durak yeridir. Burada gece kalacak olanlar için uygun bir konaklama özelliği taşır.
GÖLDAĞI:
Göl Dağ’nın, en yüksek tepesi At Kuyruk Sallamaz zirvesinde 2393 metreyi bulur. Yayvan ve çok geniş değildir. Arada sert kayalıklar; yer yer derin dereleri de ihtiva eder. Buna rağmen buralarda arazi çetin değil.
Göldağı ormandan yoksun, ancak, yaylacılığa çok elverişlidir. İlçe merkezinin sulama ve içme suyunun tamamını Göldağı karşılar. Eteklerinde çok sık mesafelerde çıkan kaynak sular küçük düzlükler, çayır ve meyve bahçelerini oluşturmakta. Özellikle vadi boyunca uzanan yeşilliklerin kavak, çınar, söğüt ve meyve ağaçları ile bunların arasında birkaç dönümden oluşan çok sayıda sebze bahçeleri süsler.
Sarıçiçek Yaylası
Osmanlı Döneminde Dağili Nahiyesi sınırlarında bulunan Sarıçiçek günümüzdeki özelliğini eskiden beri taşıyan ekonomik değeri olan arazi parçasıdır.
Arapgir, Arguvan, Divriği, Kemaliye ilçeleriyle çevrelenen Sarıçiçek Malatya, Erzincan, Sivas illerinin sınırlarını da belirler. Bu kalın topraklı yaylada kuvvetli ot olur. Otu ve suyu bol olan bu yaylaya çevre İl ve İlçeler ile İlçenin köylerinden her yaz yaylacı aşiretler gelir. Baharla beraber Şavaklı, Sinanlı, Parçikanlı, Bacalı, Atmalı, Direganlı, Zeyveli, Keleçorlu, Vijan ,Rişvan kökenli aşiretler Eylül ayına kadar burada konaklamakta. Binlerce koyunlardan oluşan sürülerden elde edilen süt peynir haline getirilerek, peynirler yaylada işlenerek tulum peyniri halinde tüccarlar aracılığıyla büyük şehirlere arz edilir.
Yayla bünyesinde barındırdığı bin bir çeşit çiçekler dolayısıyla arıcılık için de uygun bir bölgedir.
Kutanlı Peri Bacaları
Arapgir Suceyn Köyündeki Taş Köprünün Yaklaşık 2 -3 km batısında Sugeçti Köyü’nün topraklarına ait ve köyün güneyinde birbirine yakın ve benzer özellik gösteren jeomorfolojik oluşumlar dikkat çekmektedir. Tepelerin eteklerine yakın yerdeki bu farklı yapılar gerek şekilleri ile gerekse renkleri ile harika bir doğal yapıdır. Pembenin beyazın kahverenginin grinin tonları ile ahenkli geçişler yapan bu güzellik şekil olarak da bir nebze peri bacalarını andırmaktadır. Uzaktan bakıldığında faklı bir kesiti dönemi insanlara çağrıştırır.